29 Ocak 2018 Pazartesi

Trabzonspor 1 Fenerbahçe 1


Fenerbahçe Trabzonspor deplasmanından 1-1'lik beraberlikle döndü. Sadece bu cümle üzerinden baksak Trabzon gibi zor deplasman, yeni statta ilk derbi, binlerce taraftar, ateşli atmosfer 1 puan kötü diyemezdik ancak iş öyle değil.

Öncellikle ben herhangi bir Fenerbahçe hocasının Hasan Ali gibi yetenekleri kısıtlı bir oyuncuyu ön libero oynatmasını doğru bulmuyorum. Hoca tercihidir, antrenmanda denemiştir, kusursuz oynamıştır, fayda sağlayacağını düşünmüştür ayrı konu. Ancak elinde Oğuz Kaan gibi Konyaspor maçında oynattığın -bana göre kötü de oynamadı- oyuncu varsa onun oynatılmasının daha doğru olacağını düşünüyorum. Ya da kimsenin tanımadığı ama oyuna girdikten sonra etkisini gördüğü Eljif Elmas. Tabii ülkenin büyük kısmı Hasan iyi oynasa ya da gol atsa ya da çok iyi işler yapsa sesini çıkarmazdı ancak iyi ya da kötü Aykut Kocaman'ın sezon başındaki Sturm Graz maçında söylediği gibi ''Kendi mevkisinde oynama alışkanlığı olduğundan Ahmethan'ı tercih ediyorum.'' açıklamasında olduğu gibi bir karar vermesini beklerdim.

Valbuena tercihine gelirsek. Valbuena takımın en golcü ikinci oyuncusu, en çok asist yapan oyuncusu. Oyuna girdikten sonra etkisini hepimiz gördük. Savunmaya yardım etmiyor diye bu oyuncudan vazgeçmek ya da 60.dakika sonra izlemek hocaya doğru gelebilir ancak bana gelmiyor. Ben Fenerbahçe taraftarı olarak sahada yetenekleri kısıtlı Aatıf, Alper, Dirar gibi oyunculardansa arada top kaybı yapan, savunmaya yardım etmeyen ama top her ayağına geldiğinde olumlu işler yapan Valbuena'yı görmek isterim. Fenerbahçe'de kısa vadede çözülmesi gereken olay budur. Fenerbahçe taraftarları galibiyet tabiiki ister ancak sahada o galibiyet gelirken de iyi işler yapan futbolcu görmek ister. Yıllardır söylediğim gibi Fenerbahçe iyi kadro kurmalı, iyi futbol oynamalıdır. En azından oynamasa bile o isteğini sahada göstermelidir.

Mücadele böyle iki kritik hamleyle başladı. Ancak kadro kötü olsa da oyuncuların aşırı istekli olması nedeniyle Trabzonspor karşısında oldukça iyi başladık. İsmail ya da Alper ya da Aatıf golü atsa skor avantajını da alıp daha rahat bir maç izleyebilirdik. 2.yarı ise Sosa hamlesi yapan Trabzonspor oyunda üstünlüğü aldı ve Burak Yılmaz'ın golüyle öne geçti. O dakikadan sonra Valbuena ve Eljif Elmas hamlesi oyunu tekrardan Fenerbahçe'ye döndürdü ve Josef'in attığı gol ile de meyvesini aldı. Hatta golü biraz erken bulabilsek galibiyet de gelebilirdi.

Valbuena oyuna girdikten sonra kısa sürede oldukça faydalı işler yaptı. Kritik ortalarının, paslarının yanında golün asisti de ondan geldi.

Aatıf ve Dirar Fenerbahçe'de hiç kesilmeyecek oyuncular değil. Bir Fenerbahçe taraftarı nasıl oluyor da bunu savunuyor gerçekten anlamıyorum.

Alper ise geldiği günden bu yana arada parlasa da genel olarak iyi değil. Kendini de geliştirmiyor, çalışmıyor da sanırım. Fenerbahçe gibi bir takıma gelen Alper'in çok daha istekli, konsantre ve çalışkan olması lazım. 

Ozan Tufan nerede?

Fenerbahçe takımı yetenek olarak geride. Yetenekli oyunculardan kurulu bir takım değiliz ancak maçlara Aykut Kocaman'ın dediği gibi başlamasak da önce vursak, sonra tutsak. Bunu düşünüyorum. Mesela Valbuena ilk 60 dk oynasın sonra Aatıf girsin tutsun madem bu yönüyle tercih ediliyor.

Valbuena çaba harcarken takım kötüydü, takım iyi Valbuena yok. İyi takımda Valbuena'yı izleyemedik yani.

Fenerbahçe bu beraberlikle puanını 37 yaptı, Galatasaray ile fark 4. Başakşehir ve Beşiktaş deplasmanları sonrası fark iyice açılırsa Fenerbahçe için yol daralır. Zaten yetenek eksiklerini mücadele ederek kapatmaya çalışan bir takımız. Psikolojik olarak da geri düşersek sezon bitebilir. O 2 maç çok kritik.

Haftaya Kadıköy'de Gençlerbirliği'ni ağırlıyoruz. Son 6 maçında kaybetmeyen bir Gençlerbirliği. Zor maç olur. Puan kaybı ligi bitirir.

Fenerbahçe'nin herkes kazanmasını istiyor ancak bunu daha doğru işlerle görürsek tüm camia mutlu olacak. Gençlerbirliği maçını bu açıdan da merak ediyorum.

Sonsuza kadar yanındayız.

Hiç yorum yok: