28 Şubat 2015 Cumartesi

Cska Moskova Galibiyeti


Panathinaikos maçı 3.çeyrek, Barcelona maçı Bjelica'nın basketi, Anadolu Efes maçı Goudelock'ın üçlüğü ve Cska Moskova karşısında deplasman galibiyeti...

Maçın ilk hava atışından son anına kadar sahada istediklerini yapan, sezon başından beri ''Fenerbahçe savunma yapmıyor'' diyenlerin düşüncelerini silip atan bir Fenerbahçe Ülker vardı. Fenerbahçe Ülker belki de ilk kez böylesine iyi bir takım karşısında böylesine iyi zamanda deplasman galibiyeti alarak tüm takımlara mesajı yolladı. Vesely'nin kritik anlarda yaptığı güzel işler, Oğuz'un iyi başlangıcı, Bogdanovic'in lider oyuncu gibi oynaması ve Teodosic'in diskalifiyesi bana göre maçın diğer öne çıkanlarıydı. 

Final Four yolunda emin adımlarla devam eden Fenerbahçe Ülker üst üste 8.deplasman galibiyetini şampiyonluğun en büyük adayı karşısında aldı ve yoluna emin adımlarla devam etti. Belki de artık Final Four'a kalacağız cümleleri daha çok duyulacak.

Cska Moskova 75 Fenerbahçe Ülker 81. 27 Şubat 2015.

22 Şubat 2015 Pazar

Kocaelispor 1 Babaeskispor 0


İzmit İsmetpaşa Stadyumu'nda bir maç omuz omuza ile başlar ve Meksika Dalgası ile biter. Meksika Dalgası ile biten maçı bilin ki Kocaelispor kazanmıştır. Bugün de yine maç Meksika Dalgası ile bitti.

Kocaelispor son iç saha maçında 20.745 seyirci ile taraftar rekoru kırmış ve unutulmaz bir güne imza atmıştı. Bugün belki o kadar seyirci yoktu ama yine büyük coşku vardı. Tribünlerde yaklaşık 10 bin kişi maçın başından sonuna kadar Kocaelispor'un yanındaydı. 

Hafta içi yağan yoğun kar yağışına ve kötü hava koşullarına rağmen beklediğimden iyi zeminde oynanan maçta Kocaelispor son haftalardaki iyi futbollarından birini sergiledi. Özellikle kaptan Hamza son haftalara nazaran çok daha etkili oynadı. Çok daha fazla da sorumluluk aldı. Babaeskispor ise bulunduğu yerin hakkını veren şekilde oynadı. Maç başından sonuna kadar Kocaelispor kalesine gitmekten aciz ve silik görüntüdeydiler. Kocaelispor belki golü 70.dakika buldu ama sahada oynanan futbola bakınca her an o gol gelecekmiş hissine kapıldım. Rahattım. 

Burak Süleyman 70.dakika muhteşem bir gol atıp Kocaelispor'a 3.Lig yolunda kritik bir 3 puan kazandırdı.


Kocaelispor geçen hafta daha kalabalık bir topluluk önünde oynasa da bu hafta tribünler daha iyiydi. Hodrimeydan maç başından sonuna dek oldukça etkiliydi. Özellikle tribünden gözlemlediğim kadarıyla Hodrimeydan lideri futbolcular kadar mesafe katediyor. Cidden tribün liderliğinin hakkını veriyor. Saha içinde gezerek bütün maraton tribününe yönetiyor. En köşedeki adamın tezahuratlarına bile etkisi oluyor.

''Burası Basra değil İzmit Körfezi..'' tezahuratı en iyi Kocaelispor tezahuratıdır.

Kocaelispor evinde oynadığı son 4 maçı da 1-0 kazandı. - hatta 5.maç olarak yine bu statta oynanan Çınarlıspor maçını söyleyebiliriz. - Tekirdağspor, Kozlu Belediye, Büyükçekmece ve Babaeskispor. Kocaelispor evinde 9 maç yaptı. 8 tanesinde gol yemedi. Sadece birinde sahadan 0-4 ayrıldı. 8 maçı gol yemeden kapatmak büyük başarıdır. Tabii 9 maç sadece 9 gol attığını da söyleyelim.

Kocaelispor'un 1-0 kazandığı hafta en yakın rakibi Tekirdağspor evinde bu sezon ilk kez yenilmiş. Büyükçekmece karşısında 59 ve 71.dakika yediği gollerle 1-2 kaybetti. Bu Kocaelispor için müthiş haber.

Ligde son 6 hafta. Kocaelispor'un 3.Lige çıkması için sadece 6 hafta kaldı. En yakın rakibi önünde 4 puan farkla lider.

Pazar günü ligin iyi takımlarından Arnavütköy deplasmanına gidiyor. Galibiyet halinde çok başka şeyler söylenir.

Bu arada bugün yine İzmit İsmetpaşa Stadyumu'nda olmanın keyfini yaşadım. Stat Haziran ayında yıkılıyor. Artık bu stat yıkılmadan sadece 3 maç kaldı. 8 Mart, 29 Mart ve 12 Nisan Kocaelispor'un evinde oynayacağı son maçlar. Siz de kendinizi bu 3 tarihten birine ayarlayın ve hem bu stat yıkılmadan maç seyretmiş olun hem de binlerce seyirci önünde unutulmaz bir Kocaelispor günü yaşayın.

Başka Kocaelispor yok.

17 Şubat 2015 Salı

Ekselansları Geliyor


Google'a ''Ekselansları'' yazdığınızda karşınıza ilk olarak bu görsel çıkıyor. Federer nam-ı diğer ekselansları 27 Nisan ile 3 Mayıs arasında İstanbul'da olacak ve TEB BNP Paribas İstanbul Open'a katılacak.

Dünya tarihinin en büyük sporcularından, dünya tarihinin en büyük tenisçilerinden, müthiş bir oyun zekası, müthiş teknik, iyi aile babası. Hayatımda en çok sevdiğim 5 sporcudan birisidir. Blog açıldığından beri Alex, Messi, Ronaldinho ve Beckham ile beraber üzerine en çok yazı yazdığım 5 isimden birisi.


27 Nisan ile 3 Mayıs arasında bu efsane sporcuyu canlı gözlerle izleme şansı yakalayacağım. Şimdiden heyecan yaptım. Federer geliyor be.

14 Şubat 2015 Cumartesi

Goudelock'ın Üçlüğü


Panathinaikos maçı 3.çeyrek, Barcelona maçı Bjelica'nın basketi ve dün gece Goudelock'ın üçlüğü...


Sezon devam ediyor, benim açımdan sezonun en kritik ve en güzel anları birikiyor. Bana göre bu da sezonun en güzel ve keyifli anlarından biriydi. Goudelock kaldırdı ve en kritik an üçlüğü gönderdi. Fenerbahçe bu hücumdan boş dönse belki de maçı kaybedecekti ama Goudelock kalitesini konuşturdu ve Fenerbahçe'yi 2 sayı öne geçirdi.

Sezon sonunda hatırlayacağımız anlardan. Bu maçtan yine 4 dakika kala Vesely'nin hücum ribaund'u alıp skoru 62-60'a getirmesi, son 1 dakika kala skoru 66-67'ye getiren Zizis'in el üstü üçlüğü ve Hickman'ın son dakika içinde 4'de 4 ile serbest atışları da gecenin unutulmaz anlarındandı.


Anadolu Efes 71 Fenerbahçe Ülker 77. 13 Şubat 2015. 

13 Şubat 2015 Cuma

Küfür Cezası


Fenerbahçe taraftarları, diğer Fenerbahçe taraftarlarının demokratik haklarını kullanarak yaptığı ''Yönetim İstifa'' tezahuratlarına ''Hepiniz O..... Çocuğusunuz.'' diye karşılık verince kulüp bu yüzden 150.000 TL para cezasına çarptırıldı. O küfürlü tezahuratları yapan binlerce taraftar huzur içinde hayatlarına devam edebilir.

12 Şubat 2015 Perşembe

Bir Gün Herkes Kazanır


Yaklaşık 4 ay önce başlayan bir hikaye. Kadıköy'de maçlara beraber gittiğimiz arkadaşlarımızla, yine maçlara beraber gittiğimiz arkadaşlarımız halısaha maçlarına başladık. Taş gibi takım kurduk. Aramızdan ayrılanlar da oldu. Bir iki kilit transferle yenilmez takım olduk. Her maçı rahat aldık. Her maç fark attık. Ama bu hafta öyle olmadı.

Bu haftaya gelmeden önce başa saralım. Takımdan bahsedelim. Kalecimiz dünyanın en iyi kalecilerinden. Belki abartıyorum gibi gelecek ama biraz antrenmanla süper lig seviyesine çıkar. Hatta o seviyeyi geçer. Ben onu hep Şampiyonlar Ligi'nde hayal ediyorum. Savunma hattımız İtalya'da yok. Her topu kesen, her topa ölümüne giren, oyunu Pique'den iyi başlatan mı dersiniz, iyi zamanlamayla her topu kazanan mı dersiniz. Ne çeşit defans isterseniz bizim takımda. Ayrıca rakipler tam ''geçtim, gole gidiyorum.'' diyecekken birden topun kendilerinden gittiğini görmüyorlar mı işte bu o defansın etkisi. Yavaş gibi gözüken aslında oldukça zeki hareketlerle savunmada gerekeni yapan oyuncumuz da mevcut. O oyuncumuz her atağa çıktığında pozisyon yaratıyor. Böyle de ofansif gücü yüksek. Ortasaha'da maestro'muz var. Takımın beyni. Adeta hepimizi yönetiyor. O olduğu zaman sıkıntı yok. Forvette ise bulduğu fırsatları affetmeyen, nereden olursa olsun gol atma becerisi olan golcümüz. Bir de ben. Kendimi anlatmayayım. 

Bu kadar iyi özelliklere sahip olan takımın galibiyet alması kadar doğal bir şey var mı?

Bu hafta yine Kalamış'ta gerekeni yapmak amacıyla bir araya geldik. Takımımız bu kez tamamen farklıydı. Doğal olarak birbirimizi iyi tanımadığımız için haklı bir yenilgi aldık. Mücadelenin başından sonuna kadar gerekenleri yapan bir karşı takım vardı.

Bu maçın benim açımdan başka bir önemi daha vardı. Hayatım boyunca futbol ayakkabısı ile maç yapmadım desem yanlış olmaz. Genelde hep halısaha ayakkabısı alır, onlarla oynardım. Bu hafta hayatımda ilk kez bir futbol ayakkabısı ile oynadım, ilk kez kendimi daha bir futbolcu gibi hissettim. Fotoğrafta da gördüğünüz gibi Puma'nın evoPOWER futbol ayakkabıları ile çıktım. Ayakkabı ile şimdiye kadar yaptığım her hareketi daha rahat yaptım. Paslarım daha isabetli gitti, şutlarım daha etkiliydi. Topu nereye atmak istersem oraya gitti. Belki benim, belki ayakkabının etkisi. Fabregas'ın bu ayakkabı ile söylediği '' Futbol küçük paylarla kazanılabilir ya da kaybebilebilir, özgüveninizi doruğa çıkaracağına inandığınız bir ayakkabı giyiyorsanız, bu sizin en iyi şekilde oynamanızı sağlar.'' yorumu son derece doğru. Bu ayakkabı ile insan kendini daha da rahat, daha da her şeyi yapabilecek gibi hissettiriyor. 

Puma'nın evoPOWER futbol ayakkabısı güç, kesinlik, esneklik, kontrol konusunda bekleneni kesinlikle veriyor.

Mücadele'yi bu ayakkabı ile oynayıp kaybetmek ise yakışmadı. Maçı 12-6 kaybettik. Belki de aylardır süren galibiyet serisi sonrası bir tokata ihtiyacımız vardı. Bu tokat bizi kendimize getirir. İlk maç yine gereken skoru alır, rakiplere korku salmaya devam ederiz. Bu arada mücadelenin 15.dakikası civarı kalemin önünden aldığım topta ilerleyip de ayağımın dışıyla verdiğim pası-asist oldu- cidden Fenerbahçe'de hiçbir oyuncu veremez. Bunu sadece yeni ayakkabıya bağlayamayız. Kendimi de övdüm.

11 Şubat 2015 Çarşamba

1 Milyon


2008 Mayıs ile 2015 Şubat arasında 3020 konu, yüzlerce yorum ve kazanılan onlarca dost. Bir anlık heves ile açtığım blogda 1 milyon sayfa gösterimini geçtim. Cidden böylesine bir yere gelmeyi hayal bile etmemiştim. Bunca yıldır giren, okuyan, bir yerlerde öneren, duyuran herkese teşekkürler. Hayatta olduğum sürece burada yazmaya devam edeceğim.

Fenerbahçe


Nefis. Şöyle bir Fenerbahçe forması tüm satış rekorlarını alt üst ederdi sanırım.

10 Şubat 2015 Salı

Mehmet Topuz Olmak


Bugün yapılan Fenerbahçe antrenmanından bir kare. Mehmet Topuz antrenman öncesi ya da sonrası eğleniyor ve fotoğrafçılara poz veriyor. Daha sonra da Fenerbahçe kafilesi ile beraber Rizespor maçı için Rize'ye hareket etti.

Mehmet Topuz'un Fenerbahçe'ye transferini hatırlıyorsunuz. Aziz Yıldırım'ın kullandığı arabayla başlayan bir kariyer. Çok havalı. Hatta Aziz Yıldırım bu transfer için televizyon programlarına bağlanıp ''Kurallara uygun büyük transfer'' şeklinde yorumlar yapmıştı. Beşiktaş formalı fotoğrafı düşse de daha sonra Fenerbahçeli yöneticilerin adımları ile beraber rekor ücretle Fenerbahçe'ye transfer oldu.

Fenerbahçe'ye geldiği 2009/2010 sezonundan beri sürekli düşen performansı. Zaman zaman çıkıp bir şeyler yapsa da genelde kötü performanslar. 2010-2011 sezonu 34 maçın tamamında ilk 11 çıkarak belki de formanın son kez hakkını veriyordu. Artık performans olarak bir şey veremeyeceğini tüm Türkiye ve hatta Mehmet Topuz da biliyor olsa gerek.

Ölçü değil ama Youtube'a girip Mehmet Topuz yazdığınızda karşınıza ilk sıralarda saha içi değil saha dışı çıkıyor. ''Mehmet Topuz muhabir olursa, Mehmet Topuz komik doğum günü, Mehmet Topuz şampiyonluk sevinci, balıkçı Mehmet Topuz, Mehmet Topuz'dan Sow'a şaka, Mehmet Topuz Show, Mehmet Topuz röportaj, Kangal Topuz... '' Mehmet Topuz'un geldiği günden bu yana nasıl bir gelişim gösterdiğini az çok anlatan veriler.

Mehmet Topuz olmak çok güzel. İstanbul gibi bir şehirde yaşamak, cebinde paran var. Fenerbahçe ile idmanlar. Arkanda kocaman bir camia. Sokağa çıkınca fotoğraf çektirme istekleri. Tanınıyorsun. Takım otobüsünde yerin her zaman hazır. Volkan ve Emre ile çok yakınsın. Bu yüzden sırtın yere gelmez. Otobüste şakalar. Yabo dayı muhabbetleri, şarkılar, türküler, makaralar. Şampiyon olur takım, şampiyonlukta hiçbir emeğin olmaz. Ama sahaya kangal çıkarırsın yine gündem olursun. Böyle bir düşünce içinde olduğunu düşünmüyorum ama taraftarları bu sayede arkana alıyorsun. Herkes hafta boyunca senin fotoğraflarını ve videolarını paylaşıyor.

Futbolunu geliştirmene gerek yok. Geldin 31 yaşına. Bu saatten sonra Fenerbahçe'den başka takıma gitmene de gerek yok. Kendi huzurunu ve oturmuş düzenini de bozma. Arada Türkiye Kupası maçı da oynarsın tamam işte. Mis gibi hayat. Aman kendine hedefler koyma, aman performansını arttırma.

Son not; Mehmet Topuz Fenerbahçe'den yıllık 1 milyon euro garanti para alıyor. Maç başı ücreti 25 bin euro. Bu sezon şu ana kadar 12 maça çıktı. Şimdiden 300 bin euro da öyle geldi. Kontratı da 2016 yılında bitiyor.

9 Şubat 2015 Pazartesi

Kocaelispor 1 Büyükçekmece 0


8 Şubat 2015 - Kocaelispor-Büyükçekmece - İzmit İsmetpaşa Stadyumu

2007/2008 sezonu Bank Asya’yı şampiyon olarak tamamlayan Kocaelispor’un maçlarına bu kadar taraftar gelmiyordu. O sezon kombinemiz ile rahatlıkla Maraton tribüne giriyor maçları takip ediyorduk.  Bazı maçlar dolu tribünler önünde oynansa da şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki Kocaeli İsmetpaşa Stadyumu’nda ben ‘’Dağ Tarafı’’ denilen tribünün dolduğunu çok hatırlamıyorum. O sezon Kocaelispor şampiyon olurken diğer tribünler bile her maç tam anlamıyla dolmuyor, dağ tarafına zaten genelde seyirci alınmıyordu. İstisna maçlar illah olmuştur.

2008/2009 sezonu Süper Lig’de mücadele ederken de Kocaelispor-Beşiktaş ve Kocaelispor-Galatasaray maçlarında da dağ tarafı tribün bu kadar dolu değildi. Kocaelispor-Fenerbahçe maçında ise bugünden biraz daha az kişi vardı. Onun dışında diğer maçların çoğunda dağ tarafı tribün boştu.

Pazar gününe dönelim. Pazar günü Kocaeli adına tarihi bir gündü. ‘’Kentte adeta bir bayram havası’’ klişesini kullansak yanlış olmaz. Kocaeli kent olarak tarihi bir güne imza atmak için erkenden yollara düşmüştü. Evden adım atar atmaz Kocaelispor atkılı-formalı insanlar görmek mümkündü. Hava da Kocaelispor taraftarının yanındaydı. Stada gitmek için her şey müsait. Hafta içi yönetimin de bilet fiyatlarını düşürmesi ile beraber stadın dolacağının sinyallerini zaten almıştık.

Stada giderken en son ne zaman maç trafiğine girmiştim? Sorusuna direkt cevap vermek kolay değildi. Bugün o trafiği de yaşayarak stadın oraya zorlukla ulaştık.

Stat Etrafı ; Stat etrafını ben en son herhalde 3 büyüklerle oynanan bir maçta bu kadar dolu görmüştüm. O maçlar dışında asla bu kadar araba ve insan trafiğinin olduğu maç olmazdı. Kentte birden oluşan bu birliktelik, bu heyecan gerçekten çok güzel. Bugün genç, yaşlı, çoluk, çocuk, kadın o stada geliyorsa bunun tek sebebi Kocaelispor’un büyüklüğü ve ismidir. Bilet gişelerinde oluşan metrelerce kuyruklar, stat gişelerinde oluşan metrelerce kuyruklar, bilet almak için birbirini ezen insanlar, kornalarla stat etrafını inleten arabalar, tezahüratlarla stada yürüyen taraftarlar.  Kocaelispor tekrardan eski günlerine dönecekse bu kent insanının adımları ile olacak.

Biletlerimizi de alıp stada giriyorduk, stat etrafından nasıl bir atmosfer olacağı az çok belliydi ama stada girer girmez şaşırdım. Bulunduğum ‘’Dağ Tarafı’’ tribün bile tamamen doluydu. Diğer tribünler zaten iğne atsanız düşmeyecek durumdaydı. Yıllar sonra bu stadı dolu görmek beni heyecalandırmış tekrar Kocaelispor’un Süper Lig’e yükseleceğine olan inancımı arttırmıştı.

Tribünler ; Omuz omuza ve konfeti şov ile başlayan Kocaelispor-Büyükçekmece maçı tribünleri açıkcası daha iyi olmalıydı. Kocaelispor'un bir kaç tezahurata ihtiyacı var. Böylesine potansiyel olan bir günde söylenen tezahurat sayısı 5'i geçmedi. 2.yarı başında ''Bir şarkısın sen...'' ile beraber tribünler hareketlendi. Keşke Kocaelispor adına bir tezahurat yarışması olsa da ortaya yeni tezahurat çıksa. Ayrıca bu maç nasıl olur da ''Burası Basra değil, İzmit Körfezi.'' tezahuratı bir kez bile olsa söylenmez. Bir de Kocaelispor tribünlerinin daha çok pankart, daha çok görsel organizasyona imza atması lazım. Hatta belki de bir koreografi.

Mücadele ; Mücadele açısından her maç olduğu gibi bu maçta da istekli bir Kocaelispor vardı. Yine de belki de tribünlerin bu kadar dolmasından dolayı etkilenen bir takım vardı. Sonuçta yaşları çok genç olan oyunculardan kurulu bir takım var. Böyle atmosfere alışık değiller. İlk yarı silik futbol oynamanın nedeni belki de bu heyecanları. Kocaelispor 2.yarıya daha istekli başladı. Zaman zaman tehlikeli ataklar yapsa da gol bir türlü gelmiyor, tribünleri dolduran 20.745 taraftar heyecanlanıyordu. Burak Özbakır’ın attığı gol ile beraber Kocaelispor sonunda binlerce taraftarını ayağa fırlatıyordu. Kalan dakikalar başka gol olmuyor ve mücadele 1-0 sona eriyordu.

Aslında bu maçın saha içinden çok saha dışını değerlendirmek gerekir. Kocaeli kenti sadece yeşil-siyah renklere sahip çıkmak için, Kocaelispor’un yanında olduğunu göstermek için tribünlere koştu. 

Kocaelispor ligde liderliğini sürdürüyor, kalan maçları kazandığı takdirde rakiplerine bakmadan 3.lige yükselecek. Yeni stat, 3.lig derken bir bakarsınız birkaç seneye tekrardan Kocaelispor Süper Lig’de haberleri.

Her yazı sonrası yazdığımı yine yazayım. Bir şekilde zaman yaratın ve Kocaeli’ye gelin. Hem passolig yok, hem stadın son maçları hem de gerçekten burada çok acayip bir hikaye var. İlk maç 22 Şubat 2015 Pazar günü 13:30’da. Şimdiden takviminizi ona göre ayarlayın. Başka Kocaelispor yok beyler.

20.745 Taraftar


Kocaelispor-Büyükçekmece maçını 08 Şubat 2015 Pazar günü tribünlerde 20.745 taraftar takip etti. Bu Bölgesel Amatör Ligler için bir rekor.



6 Şubat 2015 Cuma

Pazar Günü İsmetpaşa'ya


Kocaeli ve Kocaelispor için keyifli günler. Takım ve taraftar yıllar sonra bir arada. Sağanak yağmurlu havada bile ciddi bir taraftar önünde oynayan bir Kocaelispor. Takım liderlik koltuğunda oturuyor. Sezonu lider bitirdiği takdirde direkt olarak 3.Lige yükselecek. Bu Kocaelispor'nun yarınları için çok önemli bir adım.

Bu yolda bu hafta kent daha da kenetlendi. Kentin her yerine afişler asıldı, yönetim bilet fiyatlarını düşürdü. Taraftar ''Amatör Lig Seyirci Rekoru'' kırmak istiyor. Bu nedenle bu hafta Pazar günü ne yapın edin bir şekilde yolunuzu İzmit İsmetpaşa Stadyumu'na çevirin.

Gelin, Koceaelispor'u destekleyin, unutulmaz bir günde o statta olmanın mutluluğunu yaşayın.

Bilet Fiyatları
Dağ tarafı kale arkası 1 TL

Deniz tarafı kale arkası 5 TL
Maraton 5 TL
Numaralı B 20 TL
Numaralı A 30 TL

5 Şubat 2015 Perşembe

Kocaelispor


Çınarlıspor-Kocaelispor maçı öncesi 15 TL karşılığında resmi Kocaelispor ürünleri satan stanttan aldığım atkı. Koleksiyonun son parçası.

4 Şubat 2015 Çarşamba

Çınarlıspor 0 Kocaelispor 1


Onurluyuz, gururluyuz, Kocaelispor'luyuz. Güzel tezahurat.

Yaşadığın kentin takımına sahip çık sloganı ile beraber bir kez daha yolumuzu İzmit İsmetpaşa Stadyumu'na çeviriyorduk.

Aslında mesele sadece yaşadığımız kentin takımını izlemek, sahip çıkmak değil. Meselenin benim açımdan ana etkeni tribünler. Yoksa tribünler boş olsa asla maça gitme isteğim olmaz. Tribünler dolu olacak, evden stada giden yolda, her sokak başında Kocaelispor atkılı, formalı insanlar göreceğim. İnsanlar çoluk çocuk stada koşturacak. Dilencilik müessesinin en büyük üyelerinden biri olarak Kocaelispor'a ve Kocaelispor ile ilgili bu yaşananlara dilenmekten mutluluk duyuyorum.

Stadın oraya varıyoruz. Kocaelispor bu hafta deplasmanda. Kombineler geçmiyor. Herkes maça bilet alarak girmek zorunda. Normalde Kocaelispor 9 bin üzeri kombine sattı. Bunu da ek olarak söyleyelim. Çınarlıspor Kocaeli takımı olduğundan maçı da İsmetpaşa'ya aldırdılar. Bence çok etik bir davranış olmasa da Çınarlıspor'un gücü belli. Nerede olursa olsun Kocaelispor o maçın ağır favorisidir. Sadece taraftar desteği önünde oynamak zorunda kaldılar. Ayrıca bilet gelirlerinden paranın yarısını da Çınarlıspor yönetimi aldı diyorlar. Bu da onlara iyi bir gelir. 

Maçın biletleri kale arkaları 5, maraton 10, numaralı 20-50 TL'ye satıldı. Tabii ilk amacımız Kocaelispor tribünlerini karşıdan izlemek olduğundan kale arkasına gitmek en doğru hareket olur diye düşünüyorduk. 5 TL'den biletlerimizi aldık. Bir de maç öncesi Kocaelispor lisanslı atkı aldık. Yani Kocaelispor'a bir maç gününde yeterli katkıyı yaptığımı düşünüyorum. 

Kale arkasından biraz sıra bekleyerek stada girdik, ardından hiç kimseye bir şey demeden saha içinden kendimizi Numaralı tribünde bulduk. Amatör'ün güzellikleri. Stadın her yerine istediğin gibi gidiyorsun. Ya da biz şanslıyız, kimse bize bir şey demedi.

Numaralı tribün yılların Kocaelispor'luları tarafından doldurulmuş durumda. Hodrimeydan'ın olduğu tribün yine her zaman olduğu gibi dolu. Kale arkasında boşluklar var. Yine de statta yaklaşık 8-9 bin kişi vardı desek yanlış olmaz.

Mücadele boyunca Kocaelispor oyuna hakim olan taraftı. Rüzgar oyuun aşırı derecede etkilese de Kocaelispor bir şekilde aradığı golü 2.yarı başında Çınarlıspor savunma oyuncularının yaptığı inanılmaz hata ile beraber buldu ve mücadeleyi bu golle 1-0 kazandı.

Kocaelispor liderliğini sürdürüyor. 3 haftadır gol de yemiyor. Maç fazlası da olsa en yakın rakibinin 5 puan önünde zirvede.

Tribünler yine iyiydi Net tezahuratlarla takıma gereken katkı yapıldı. Özellikle ''Körfez gol gol gol, şampiyonluk geliyor.'' tezahuratı görülmeye değerdi. Onun dışında tüm stadın katıldığı ''Meksika'' günün keyifli anlarından biriydi.

Passolig'in geçmediği Kocaelispor maçlarına bir şekilde zaman yaratın ve gelin. Gerek tribünler, gerek sahada yapılan mücadele, gerekse de yılların takımı Kocaelispor'un zirve yürüyüşü. 

Kısaca, Kocaeli'de güzel işler oluyor. Bekleriz.

2 Şubat 2015 Pazartesi

Karabükspor 1 Fenerbahçe 2


Son 7 maç 7 galibiyet. Sırasıyla Balıkesir, Sivasspor, Kayseri Erciyesspor, Mersin İdman Yurdu, Başakşehir, Kasımpaşa ve Karabük.

Yılların getirdiği Fenerbahçe özelliği kötü oynadığımız maçları bile bir şekilde kalite farkı ve kazanma alışkanlığı ile galip tamamlamak.

Selçuk Şahin. Fenerbahçe'de ilk 11 oynayacak kalitede olduğunu düşünmesem de yıllardır forma giydiği her maç sahada elinden geleni yapıyor. Selçuk Şahin formanın hakkını verenlerden. Doğum gününde gol atması da ekstra hikaye çıkarttı.

Emenike iyi değil. Bir sıkıntısı var. Bence şu an Emenike'nin Fatih Terimvari bir hocaya ihtiyacı var. Konuşma yapacak, motive edecek ve oyuncu da patlama yapacak. 

Hepimiz ölelim Egemen Korkmaz yaşasın.

Volkan kaleciliği hatırladı. Formda Volkan Demirel zaten Türkiye'nin en iyisi.

Alper Potuk ve Diego'lu ilk 11'i çok seviyorum.

Deplasman tribününün hakkını veren Fenerbahçe taraftarları.

18 hafta sonunda 42 puanla lideriz. 8 iç saha, 8 deplasman maçımız kaldı. 

Cumartesi sezonun en önemli maçlarından birini oynuyoruz. Trabzonspor-Ersun Yanal. 

Yıkalım tüm statları Kanarya, kaldıralım kupaları.