31 Aralık 2023 Pazar

Spotify & 2023 Yılım


Geçen sene 2022 yazısını yazarken bundan sonra her sene yazacağımı söylemiştim. Yine yazıp tarihe not düşeyim. Elbette geçen sene 29.814 dakika müzik dinledikten sonra bu sene düşmesi çok normal. Hayatta hem kişisel, hem toplumsal dertler, sorunlar olabiliyor. Mesela bu sene toplam 11.198 dakika dinlemiş olmanın karşısında sebep olarak arkadaşımın vefatı, deprem, seçim gibi sebepleri sayabilirim. Uzunca bir süre hiçbir şey yapmadan yaşadım.

Bilgilere geçeyim. En çok 345 dakika ile Cem Karaca dinlemişim. Elbette benim için çok özel bir sanatçı. Neredeyse dinlemediğim şarkısı yoktur. 1977 çıkışlı Durduramayacaklar Halkın Coşkun Akan Selini 99 kez ile en çok dinlediğim şarkı olmuş. Bunun sebebi de seçim dönemi. Neredeyse her gün evden partiye giderken bunu dinliyordum. Zülfü Livaneli hem kitapları, hem şarkıları hem hayata karşı politik görüşü ile beraber hayranı olduğum bir insan. Ondan bir şarkının da ikinci sırada olması son derece normal. Kaldırın duvarları, yıkın gitsin hepsini. Zaten en çok dinlediğim sanatçılar listesinde de Cem Karaca 1, Zülfü Livaneli 2. Bir ara yine sadece El Pueblo Unido Jamas Sera Vencido dinledim. Hatta bir ara dövmesini yaptıracaktım. 2024 yılında bunu da gerçekleştireceğim. Daha iyi bir söz yok. Örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez. Buraya da notunu düşelim. Hem bloga yazı yazarken, hem dergi okurken Another Love açıyorum. Bu da şarkının 4 numara olmasını sağladı. Seneye de değişmeyebilir. Mesela şu an bile arka planda o şarkı çalıyor. Youtube verilerini de eklesek kesin 1 numara olur. Ve 5 numara geçen sene 1 numara olan Sıyrılıp Gelen. Yine bu şarkı anında neler hissettiğim 2022 yazısında olduğu gibi. Beni hayata karşı, ülkeye karşı motive eden şarkılardan birisi. Grup Yorum en çok dinlediklerim de 3 numara zaten. Bu hayatımın sonuna kadar değişmez.

Mabel Matiz ve Dervişan da ilk 5'e giren diğer isimler. Mabel Matiz çok seviyorum zaten ama Dervişan da Cem Karaca bağlantısı sayesinde burada. 

Podcast konusunda da değişiklik yok. 1 numara toplam 1.129 dakika ile Nilay Örnek ile Nasıl Olunur. Her sene olduğu gibi yine 1 numara. Elbette bu sene geçtiğimiz senelere oranla daha az dinledim. Yine malum sebeplerden. Meksika Açmazı 2 numara. Aşırı gülüyorum. Mesut Süre, Anlatanadam ve Fazlı Polat. 3 numara Socrates Podcasts. Yine tüm bölümlerini dinlediğim kanal. Zaten genel olarak Socrates'in kaçırdığım işi yok. 4 numara ise Trend Topic. Ülke gündemine dahil düzenli gelişmeleri sadece buradan takip ediyorum. Ozan Gündoğdu oldukça kaliteli iş yapıyor.

2024 yılında görüşmek üzere...

16 Aralık 2023 Cumartesi

Avrupa Kupası Gerçekçi Hedef mi?


Fenerbahçe Uefa Avrupa Konferans Ligi son maçında evinde Spartak Trnava'yı 4-0'lık net bir skorla geçti ve grup lideri olarak adını son 16 takım arasına yazdırdı. 

Fenerbahçe'nin tam kadro olduğu tüm denklemlerde rakiplerinden üstün olduğu bir gerçek. Bunu sezon başından beri tüm maçlarda net şekilde görüyoruz. Özellikle sahaya fotoğraftaki kadroyu çıkartabildiğimiz zaman rakiplerin bizimle baş etmeleri çok zor oluyor. Avrupanın 5 büyük ligi dahil edildiğinde kalesine en az şut gelen takımın Fenerbahçe olması basit bir istatistik değildir. Bunu sağlayan takımı kutlamak lazım.

Elbette 16 takım arasına girmek oldukça önemli ancak yeter mi? Elbette yetmez. Fenerbahçe bu sezon kurduğu kadroyla beraber bu kupanın alınmasını önüne net hedef olarak koymalıdır. Lig şampiyonluğu mu Avrupa Konferans Ligi mi gibi sorulara cevap aramadan direkt olarak bu bakışı sergilemeliyiz.

Uefa Konferans Ligi son 16 takım arasına baktığımız zaman Lille, Aston Villa, Fiorentina gibi takımlar mevcut. Avrupa Ligi'nden gelecek Ajax, Real Betis, Olympiakos gibi takımlar da olabilir. Ancak Fenerbahçe için bu takımlardan herhangi birini elemek sürpriz olur mu? Ya da şöyle soralım; Fenerbahçe bir iç saha maçı oynasa kalan takımlardan hangisine karşı favori çıkmaz? 

Elbette bu sorulara cevapları herkes kendisi verir ancak sadece 7 maç = şampiyonluk olan bir denklemde özellikle Fenerbahçe eşleşmelerin iç saha maçlarında taraftar desteğiyle beraber tüm rakipleri eleyecek güce sahiptir. Ben hedefi kupa koydum. 

23 Şubat kura çekimi, 7 Mart ilk maç. Şans yanımızda olsun.


 

11 Aralık 2023 Pazartesi

Beşiktaş 1 Fenerbahçe 3

 

Öncelikle fotoğraftan bahsetmem lazım. Müthiş. Lacivert zemin üzerine sadece 1907 yazısı. Giyilen yağmurluklarla beraber sapsarı bir tribün. Uzun zamandır görsel anlamda gördüğüm en iyi Fenerbahçe tribünü. Keşke daha çok bayrak olsaydı. Tezahürat açısından yaşanan bilet skandallarına rağmen oldukça güçlüydük. 90 dk tribünü dinledik.

Maç öncesi buraya yazdığım yazıda maçın psikolojik anlamda çok önemli olduğunu belirtmiştim. Mutlaka kazanıp yola devam etmek lazımdı. Beklediğim oldu ve Fenerbahçe tertemiz bir futbolla 3-1 kazandı. 6-7 olsa kimse şaşırmazdı. Kusursuz bir maç.

Rakibin tek şutu var o da penaltı golü.

Ferdi, Tadic, Dzeko ve Crespo dörtlüsünü ayırmak lazım. Ne kadar övsek az.

İsmail Kartal ve tercihleri maçı iyi oyunla kazandığımız için doğru çıkmıştır diyebilirim.

14 Aralık Perşembe Spartak Trnava, Pazar Konyaspor iç saha, Çarşamba 17:00'de Kayserispor deplasmanı ve Pazar Galatasaray iç saha maçı ile 10 günde 4 maç. 4/4 başka bir şey konuşturur. 

Daha fazla detay yazmama gerek yok. Mevzu Fener kanalında gerekenleri konuştuk. Buradan dinleyebilirsiniz.

9 Aralık 2023 Cumartesi

Sezonun Kritik Maçı; Beşiktaş-Fenerbahçe


Sezona müthiş başladık, bana göre ligin en iyi top oynayan takımıydık. Hücum anlamında zaten kusursuz işler yapan bir takım durumundayken, rakipler gol atmayı geçtim şut çekmeyi başaramadıkları maçları oynuyorlardı.

Ardından yaşanan sakatlıklar, bozulan oyun kimyası, kadronun yanlış kaydedilmesi, oyuncuların biraz yorulmaları, kaybedilen 2 maç, alınan bir beraberlik ve ardından şimdi belki de sezonun henüz Aralık ayında bizi psikolojik anlamda yıkacak bir maç.

Elbette Aralık ayında alınan Beşiktaş yenilgisi bizi liderin sadece 3 puan gerisine götürür ancak bu camianın böylesi bir ortamda böylesi bir yenilgiyi kolay atlatabileceğini düşünmüyorum.

Yıllardır derbileri kazanamıyoruz diyecekler de olacak, İsmail Kartal hoca değil diyenler de olacak, kadro yanlış kuruldu diyenler de olacak. Elbette eleştiri yapılabilir. Ayrıca bazı cümleler doğru da olabilir. Fenerbahçe şampiyon olmak istiyorsa ekstra galibiyetler almak zorunda. Bu ekstra galibiyetin alınabileceği ilk maç Beşiktaş deplasmanı. Son 10 Beşiktaş maçından 1 galibiyet alabilen, son 3.5 sezondur iç saha-deplasman farketmeden Beşiktaş'a karşı kazanamayan bir Fenerbahçe varken, geçen sezon Galatasaray maçlarının her ikisinde de dağılan bir Fenerbahçe varken taraftarlar bir derbi galibiyeti görmeyi haklı olarak istiyorlar.

Sahaya çıkacak kadronun eksik olması, maçın deplasmanda olması gibi sebepleri Fenerbahçe taraftarlarının büyük bir kısmı kabul etmeyecek. Tek yol 3 puan.

Tribün özelinde de konuşacak olursam Fenerbahçe yönetimleri tarafından çok uzun bir süredir deplasman biletleri listeler üzerinden kulübün istediği taraftarlara veriliyor. Ortada büyük bir haksızlık var. Fenerbahçe izlemek herkesin hakkı.Yönetim bu sorunu ısrarla çözmek istemiyor ve bilet alamayan herkes kulübe eleştiri yöneltmeye başlıyor. Bilet alabilenler ise sessizce kenarda bekliyor. Bu kulübe hakkaniyetli bir bilet dağıtım sistemi gelmeli. Yıl 2023. Alınacak ters bir sonuçta bunun da daha sert şekilde konuşulacağı bir gerçek.

Fenerbahçe umarım iyi veya kötü oyunla bu mesaj maçını kazanır. Bazı maçlar 3 puandan fazladır ve Fenerbahçe 9 Aralık 2023 tarihinde bu maçların ilkine çıkıyor. Şans bizimle olsun.

7 Aralık 2023 Perşembe

Hayat


8 Mart 2022'den sonra ilk kez sinemaya gittim. Elbette blog sayesinde bu tarz şeylerin tarihlerini aklımda tutmasam bile bloga girip baktığım zaman görebiliyorum. Çarşamba akşamını Başka Sinema ayrıcalığı ile beraber İzmit Symbol Avm'de 19:00 seansı ile beraber Zeki Demirkubuz'un 2016'daki Kor filminden sonra ilk filmi olan Hayat'ı izleyerek geçirdim.

Öncelikle salondan bahsetmek lazım. Yıllardır yan salondan gelen seslere çözüm bulamadılar. Aksiyon açısından sakin, konuşmanın olmadığı sahnelerde yan salondan müzik seslerini duyuyoruz. Bu filmde de bir bölümde yan salondan Ölümlü Dünya filminin müziklerini duyduk. Bana göre bir sinema salonu için direkt eksi yazacak olay.

Elbette salonun büyük kısmının dolu olması çok güzel olay olsa da bazı insanlarla farklı film mi izliyoruz diye düşünüyorum. Duygusal anlamda bu kadar yoğun geçen bir filmde nasıl oluyor da insanlar en fazla ufacık bir tebessüm duyabileceğimiz sahnede tüm salonun duyacağı şekilde kahkaha atabiliyor? Ben mi çok fazla takılıyorum bilmiyorum ama dram filmlerinde bu tarz gülmek bana abartı geliyor. Ayrıca bu filme geliyorsanız edilen küfüre gülmezsiniz ya. Gülmemelisiniz.

193 dakika olduğuna bakmayın. Elbette bazı sahneler kısa kesilebilirdi diyebilirsiniz. Ancak düşününce o zaman o duygu nasıl geçebilir bilemedim. Ayrıca ben film boyunca tek bir an bile ''Bitse de gitsek'' duygusuna kapılmadım.

Miray Daner için ne kadar övgü cümlesi yazsam az kalır. Henüz 24 yaşında olmasına rağmen oyunculuk anlamında seviyesi çok üst düzeyde. Hele bir ağlama sahnesi vardı ki duyguyu bize acayip geçirdi. Filmin tartışmasız yıldızı. Türk sineması için büyük şans.

Rıza rolüyle Burak Dakak, baba ve anne rolleriyle Umut Kurt ve Melis Birkan, her ne kadar bizi genelde güldüren anların içinde olsa da Doğu Demirkol yine iyi iş çıkarmış.

Zeki Demirkubuz klasik olarak Beşiktaş göndermesi de yapmış, eski filmlerine selam da çakmış. Özellikle Kader'in bu kadar ön plana çıkmasına şaşırdım.

Pandemi döneminde çekilen film. Maskeleri görmek, virüs sohbetleri geçmesi bizi yakın geçmişe götürdü. Zeki Demirkubuz tarihe not düşmüş.

Anadolu evleri, tüplü televizyonlar, koltukların üzerindeki örtüler, sürahiler... Klasik Zeki Demirkubuz detayları.

Cem Davran'ın yani Orhan'ın Hicran'a ilk anlatıldığı sahne.

Sinop-Boyabat. Sinop'a gitmek 2024 yılı hedeflerimden.

15 Aralık vizyona giriyor. Yine herkesin beğenemeyeceği film. Uzun konuşma sahnelerinin olduğu, sessiz ve uzun sekansların olduğu filmleri sevenler elbette kaçırmasın. 

Ben Zeki Demirkubuz sinemasını seviyorum.