31 Aralık 2022 Cumartesi

Bari Socrates Kalsaydı


Başlığı attım, fotoğrafı yükledim. Yazı yazarken şarkı dinlemeyi sevdiğim için Tom Odell'dan Another Love açtım ve bir şeyler yazmak istiyorum. Gece saat 00:00. Socrates Dergi benim hayatımda okumaktan en çok keyif aldığım dergilerden biriydi. İlk sayısından son sayısına kadar tüm sayıları hemen aldım ve içinde yer alan yazıları büyük bir keyifle okudum. Kapaklara hayranlıkla baktım, röportajları büyük bir merakla okudum, farklı spor dallarından yazıları bile merakla okudum. İlgimi çekmeyecek sporların-yazıların güzelliği karşısında etkilendim. Ancak aradan geçen yıllar sonrası artan maliyetten dolayı Ocak 2023 ile beraber son sayısını yapacak Socrates Dergi 94 sayı ile beraber bizlere veda ediyor. Bundan sonra yoluna dijital dünyada devam edecek. Socrates YouTube kanalını takip ediyorum, podcastlerin bağımlısıyım ama bunların hepsine başlangıcımız dergi ile oldu. Zaten hayatımızın içine kadar giren dijital dünyadan kopma fırsatı sunuyordu bize Socrates. Bizi teknolojik aletlerden uzaklaştırıyor ve o basılı dergiyi ellerimize alıp uzunca bir süre her şeyden kopuyorduk.

Kendi adıma söyleyeyim bugüne kadar Socrates sitesinden toplam 10 yazı okumamışımdır. Bundan sonra da okuyacağımı sanmıyorum. Video ve podcastler ile benim Socrates hayatım devam eder.

Yıllarca bana yaşattıkları her saniye için tüm Socrates ekibine çok teşekkür ederim. Türkiye dergi tarihine geçen bir iş yaptılar. Haklarını ödeyemeyiz.

Socrates derginin vedası sonrası Türkiye'de yaşadıklarımızı da bir kez daha düşündüm. Yıllardır hayatımızdan çalınanlar. En basit zevklerimiz bile elimizden alınıyor. Müzik yasakları geliyor, festivaller yasaklanıyor, insanlar özgürce eğlenemiyor, parka gidemiyor, deniz kenarına inemiyor, doğa içinde yaşamak istiyor doğaya yapılanları görüyoruz, ormanları yakıyorlar, deniz kenarına inmek istiyor belli başlı mekanlardan dolayı sahiller kapanıyor, tren yolculuğunda restoranda oturup bir şeyler içmek istiyor, çok basit bir istek. Bu da yasaklanıyor. Sahilde oturmak yasak, içmek yasak. Haklarını savunmak için yürümek yasak, istediğini giymek yasak... Elbette ekonominin bu kadar kötü olduğu yerde, açlıktan insanların, çocukların öldüğü noktada bu gibi şeylere üzülmek, bahsetmek belki de şımarıklık ama bu iktidar döneminde her 1 Ocak günü alıp keyifle baktığımız, acaba bize çıkmış mı diye heyecan duyduğumuz, sabah koşup gazete aldığımız ve sonuçlarını görmek istediğimiz Milli Piyango zevkimiz bile elimizden alındı. Başlıkta da o yüzden dedim. Bari Socrates kalsaydı...

28 Aralık 2022 Çarşamba

2023 Kitap Okuma Listesi


Yılın bu zamanları Bizim Büyük Challenge'ımız zamanlarıdır. Yine araştırmalarla beraber listeler yapılır ve okunmaya başlanır. Elbette bazen bu listeden gitmeyip canımın istediği kitapları okuyorum ama yine de bu listeyi hazırlamayı seviyorum. 2022'de toplam 22 kitap okurken bunların çok azı listedendi. Yine de bu listeleri büyük uğraşlar ile hazırladığım için er ya da geç bu listeleri bitireceğim. 2023 hedeflerinden birisi bu kez listeyi de tamamlayıp 22 kitabın 2 katına çıkmak. 2023'te herkese daha çok kitap okudukları bir yıl dilerim. Şunu da belirtmeden geçmeyeceğim; Kitaplar çok pahalı. Goodreads kullananlar da takip edebilir. Tık.

Fenerbahçe 4 Hatayspor 0


Trabzonspor maçı sonrası ilk maçta hiçbir şey olmamış gibi şahane futbolla 4-0 kazanmak, bunun yanında oldukça fazla sayıda pozisyon bulmak, performansları artarak devam eden oyuncuları görmek oldukça sevindirici.

Trabzonspor yenilgisi sonrası bizi çok fazla zorlama şansı olmayan ve gücü sınırı olan Hatayspor ile oynamak güzel olaydı. Ve özellikle maç başında 1-2 pozisyon haricinde kalemizde herhangi bir tehdit yaratamadılar. Maçı da zaten isabetli şut atamadan bitirdiler.

Fenerbahçe savunma anlamında dörtlü çıktı ve ilk dakikadan 97.dakika kadar müthiş bir presle rakibi boğdu ve Hatayspor'a şans tanımadı. İlk golde Rossi'nin ortası, King'in kafası, ikinci golde yine Rossi'nin şahane asistine Batshuayi'nin güzel bitirişi, üçüncü golde Serdar'ın soğukkanlı bitirişi ve Gustavo'nun fırsatçılığı ile gelen goller.

Arao ve Ferdi için ne kadar çok övgüde bulunsak az olur. Olağanüstü iş yapıyorlar. Akıl almaz oynuyorlar. Son dakikalar korner bayrağının orada topu kesen Arao izlerken, 97.dk depar atıp ardından çalımlarla gol pozisyonuna giren bir Ferdi izliyoruz. Fenerbahçe taraftarları formanın hakkını veren topçulara daha çok sahip çıkmalı ve onları tezahüratlarla, alkışlarla onurlandırmalı.

Tekrardan lider olduk. Bu haftalarda liderliğin kimde olduğu çok önemli değil.

Tribünler bildiğiniz gibi. Tezahürat anlamında zaman zaman görmek istediklerimizi görsek de maçın tamamına bakarsak hayal kırıklığı yaşıyoruz. Belki de artık Kadıköy o özlediğimiz atmosferin olduğu bir stat olmaktan çıktı. Devir değişirken, tribünler de değişecek.

Kombinesi olup da maça gitmeyenler neden kombinelerini maça gitmek isteyenlere aktarmaz anlamam mümkün değil. Bu akşam statta ciddi boşluklar vardı. Maç başladıktan 1 dakika sonra Passo sitesinden tüm tribünlere bilet satın almak mümkündü. Uzun zaman sonra Fenerbahçe'nin bir lig maçı biletleri tükenmedi. Kulüp bu konuda seneye kesinlikle bir çözüm bulmalıdır.

Prime Ferdi & prime Gökhan Gönül. Şanslıyız. Böylesi iki performansı çubuklu ile izledik-izliyoruz.

Hem futbol, hem basketbol tribünleri ve taraftarları konusunda bir şeyler yapmak lazım. Bununla ilgili belli adımlar atmak istiyorum.

Serdar Dursun golü sonrası tüm stadın katılımıyla yapılan siuuu anı benim gördüğim en iyilerden biriydi. Kadıköy'de herkes katıldı. Bayıldım.

Salı günü Antalyaspor deplasmanında lig mücadelesine devam ediyoruz. Yine bizi zorlamayacak bir güçte takımla oynuyoruz. Bildiğimiz Fenerbahçe Antalyaspor deplasmanından rahat çıkar.

Jorge Jesus tezahüratları günün en iyi anıydı.

Fenerbahçe izlemek, konuşmak, yazmak çok keyifli.

25 Aralık 2022 Pazar

Trabzonspor 2 Fenerbahçe 0


Fenerbahçe Trabzonspor deplasmanından 2-0'lık yenilgiyle ayrıldı ve haftayı ikinci sırada tamamladı. Maçtan düşüncelerimi kısa kısa yazayım.

Öncelikle sahaya çıkan kadro maçı kontrol altında tutmak için iyi kadro ancak bu ligde gerçekten de maçları kontrol altında tutmaya gerek var mı? Fenerbahçe güçlü oyununu oynasa bu ligde yer alan her takıma karşı etkili olur, her maçı kazanmaya yeter. O yüzden de acaba bazı maçlara bu taktikle çıkmak hata mı?

Maçı şut çekemeden tamamladık. Hem kontrol edemedik. Hem şut çekemedik. Hem kaybettik. Elbette şut çekmemek tek başına analiz yapılacak bir istatistik mi emin değilim. Sonuçta King'in direkten şutu gol olsa şu an başka şeyler konuşuyor olurduk. Yani maçlar anlık yapılanlarla değişiyor. O yüzden de bazen istatistikler sadece üzerinde çok durulmayacak bir bilgi olarak yerini alıyor.

Fenerbahçe formasıyla oynadığı maçlarda kusursuz duran top kullanan Lincoln'ün duran topların başına geçmemesi elbette sorun. Ancak antrenmanlarda ne yaşanıyor bilemiyoruz. Belki de Emre Mor ya da x bir oyuncu kusursuz attığından hoca o oyuncuların adını yazıyor. Lincoln topun başına bile gelemiyor.

Crespo geçen maç kusursuz oynadı. İzlediğim için çok şanslı olduğumu her yerde yazdım. Bu maç kötüydü. Kırmızı kart gördü. Ancak böyle maçları olabilir. Sadece hoca keşke çıkarsaydı.

Jorge Jesus üzerine de yazmak lazım. Elbette çok büyük hoca ancak böyle anlarda nedense takıma güvenmeyi tercih ediyor ve bekliyor. Maç sonunda tam çıkaracağımı bölüm kırmızı kart gördü dese de neden 15 dakika bekliyor ben anlamıyorum. Devre arası yapsaydı belki de maçı kazanacaktık.

Fenerbahçe sadece 10 kişi kaldığında kaybediyor. Evet doğru ama o zaman burada da sıkıntı var. Böyle diye diye sezonu kaybederiz. Sonuçta Ocak ayına geliyoruz. Yarın yine 10 kişi kaldık, kaybettik dediğimiz zaman bir bakmışsın fark olmuş 10. Ligden kopmuşuz. Bu 10 kişi kalma durumuna da çözüm üretmek lazım.

Trabzonspor taraftarlarının yaptığı koreografi çok gereksizdi. Son sezonu şampiyon tamamlamış bir takımın bu tarz anadolu takımı tarzı gönderme yapmaları bana komik geliyor. Elbette biz de cevap vermemeliyiz. Trabzonspor ciddi bir rakibimiz, saygı duymalıyız. Ancak o kadar. 

Trabzonspor-Fenerbahçe maçının biletlerinin bitmemesi çok tuhaf. Şampiyonluk gelmesi sebebiyle bir rahatlama oldu sanırım. Yoksa Fenerbahçe maçlarını yıllarca kapalı gişe oynadılar.

Fenerbahçe her maça çubuklu formayla çıkmalı. Eğer forma seçim konusunda sorun yoksa başka forma düşünülmemeli bile. Özellikle 3 büyük takımla yapılan tüm maçlara çubuklu giyerek çıkmalıyız.

Takıma inanıyorum, hocaya inanıyorum ama bazı gerçekleri de söylemek, görmek lazım. Öyle ya da böyle liderliği bıraktık. İyi top oynuyoruz, her maçı kazanmak için favori durumdayız ancak yarın iyi oynarken 2 maçı daha kaybedince bir bakmışız iş işten geçmiş. İnanıyoruz derken bir kez daha şampiyonluk vermişiz. O yüzden takım inanmalı, taraftarlar inanmalı ve herkes işin ciddiyetinin farkına varmalı. Fenerbahçe için kırılmak çok kolay. Yine aynı senaryoyu yaşamayalım. Salı günü Hatayspor maçıyla beraber tekrar iyi oyunla ve galibiyetle yürüyüşe devam edelim. Henüz 15.haftanın bittiğini de unutmayalım.

22 Aralık 2022 Perşembe

Dünya Kupası Reytingleri


2022 Dünya Kupası biteli bir kaç gün oldu. Turnuva boyunca ilgi üst düzeydi. Turnuva öncesi sezon içinde kupa mı olur, Katar'da inşaatlar sırasında ölen işçiler, FIFA ile yaşanan rüşvet skandalları gibi söylemler olsa da turnuva başladığında herkesin bir şekilde televizyon karşısına geçeceği kesindi. Ve öyle de oldu.

Turnuva boyunca her gün reytingleri takip ettim. Sadece merak ettiğim için. Ve neredeyse her gün Dünya Kupası maçları en üst sıradaydı. En çok izlenen program tartışmasız futbol maçlarıydı. 

Gerçekten futbolu seven bir ülke olduğumuz yorumları buradan yapılabilir mi? Normal zamanda maç seyretmek için mutlaka parayla bir üyelik sahibi olmamız gereken ortamda insanlar TRT ekranlarında açıp futbol maçı izleme şansı yakaladı. Ve bu reytinglere yansıdı.

Fotoğrafta ise son günün reytingleri var. Elbette maçın 1 numara olması son derece normal ancak beni şaşırtan kupa töreninin de 2 numara olması. Ülkede çok ciddi bir kitle Messi'yi ve Arjantin'i destekledi. Ve o Arjantin'in sevincine, kupa kaldırmasına ortak oldu diyebiliriz. Dünya Kupası çok büyük organizasyon. İnsanı bir şekilde içine çekmeyi başarıyor. 2026'da saatler nedeniyle böyle olmayacak elbette... O gün geldiğinde bu yazıyı döner bakarız. 2022'de kazanan TRT oldu.

21 Aralık 2022 Çarşamba

Fenerbahçe 3 İstanbulspor 1


Fenerbahçe-İstanbulspor Türkiye Kupası 5.Tur maçı için saat 17:00 gibi yollara düştüm. Fenerbahçe için maça gitmekten aşırı keyif alıyorum. Hafta içi, Kocaeli'den, iş çıkışı, kazanmamızın çok muhtemel olduğu, aşırı soğuk havada oynanan bir maça gitmek pek çok insana göre mantıklı hareket olmaz. Ancak ben bu maça giderken bile büyük heyecan duyuyorum. Fenerbahçe sevgimiz her zaman hayatımızın merkezindeydi ve bundan sonra da öyle olmaya devam edecek.

Fenerbahçe ile ilgili en büyük hayallerimden birisi hafta içi oynanan kupa maçının biletlerinin tamamen tükenmesi ve stadın tamamen dolması. İstanbulspor maçı beklediğimden çok kişinin geldiği bir maç oldu. Elbette bu hayalim bir kez daha ertelendi ve gelecek maçlara kaldı. Umarım bir gün bu istediğim gerçekleşir.

Fenerbahçe-İstanbulspor maçına İrfan Can, Osayi, Szalai, Gustavo, Ferdi, Arao, İrfan Can, Crespo, Emre Mor, King ve Batshuayi ilk 11'i ile başladı. İlk dakikadan itibaren müthiş bir ön alan baskısı yapan ve rakibi boğan bir takım vardı. İstanbulspor'u kendi sahasına hapsetmiş bir şekilde oynanan maçta golü Crespo'nun şahane asistinde King ile bulduk. Pas kusursuz, koşu ve bitiricilik şahaneydi. Hemen ardından gelen Batshuayi golünde King'in al da at demesi güzeldi. Üçüncü golde yine King'in pası şahane, Batshauyi'nin çalımı ve arka direğe yaptığı vuruş nefisti. 

Ferdi'nin nefis çalımlarla gittiği pozisyon gol olsa Kadıköy'de gördüğüm en iyi gollerden birine şahitlik etmiş olacaktım. Akıl almaz bir oyun oynadı. Keşke direkten dönen topu gol olsaydı. Son dakika kaleciden top istiyor, ileri hareketleniyor, enerjisi bitmiyordu. Fenerbahçe formasıyla uzun yıllar göremeyiz. Seviyesi çok başka noktada. 

Crespo yine maçın en iyilerinden biriydi. Özellikle toplu oyunların tamamında var zaten ama maçı çıplak gözle izlediğin zaman ne kadar değerli iş yaptığı daha net görülüyor. Arkadaşlarını yönlendirmeye de ciddi uğraşıyor. 

Arao. Mis gibi topçusun be. Kare as.

Ferdi ve Crespo'yu çıplak gözle izlediğim için kendimi şanslı hissediyorum. 20 Aralık 2022 benim için unutulmaz bir gün oldu. 

King'in böyle oynamasından çok mutluyum.

Gol sonrası çalan müziğimiz şahane. Belki Dünya Kupası belki uzunca bir aradan sonra olmanın etkisi bilemeyeceğim çok daha coşkuyla katıldı herkes. Gala'dan Freed From Desire. Nefis şarkı. Tık. 

Fenerbahçe stadı taraftarlarının ürün giymesi konusunda oldukça üst seviyede. Stada gelen herkesin üstünde sarı-lacivert var. Elbette Fenerbahçe maçlarına kırmızı, pembe giyerek gelenler de var. Beni çok şaşırtıyorlar. Anlamıyorum.

Sarı-Lacivert-Şampiyon-Fener tezahüratı sahada oynanan keyifli oyundan dolayı mı bilmem ama çok coşkuluydu. Herkes kalpten bağırdı. Nedense bana çok anlamlı geldi. Ya da ben abartıyorum.

Tamam hava çok soğuk, tamam maç bitti ama stattan 5 dk erken çıkmak size ne kazandırıyor? Gerçekten merak ediyorum.

Yediğimiz golde İrfan Can'ın kurtarış sonrası topu araması olumsuzluk. Orada hızlı şekilde süzüp ikinci hamleyi yapabilmeliydi.

Jorge Jesus Fenerbahçe'sini izlemeye bayılıyorum.

77.dakika Valencia'ya yapılan harekete gerçekten penaltı verilmedi mi? Akıl almaz bir karar. Volkan Bayarslan orada ne düşünüp de penaltı vermedi anlamak mümkün değil. Hem Jesus, hem tribünler acayip sinirlendi. Hakem mis gibi giden maçta ortalığı germeye yetti.

Bu sezon ilk kez bu kadar çok arandım. 3 farklı noktada polis araması vardı. Acaba Göztepe-Altay maçında yaşananların etkisi mi? Bilemedim.

Stattaki ısıtıcılar. Büyük lüks. Etkisi çok fazla.

Türkiye Kupası'nda son 16 turuna kaldık. Umarım tribünü iyi bir takımla eşleşiriz.

Saat 02:00'de evde olmamla sona eren bir maç gününü yaşadım. Fenerbahçe ile geçen her günümden çok mutlu oluyorum. Statlarda, salonlarda olmaya devam edeceğim.

19 Aralık 2022 Pazartesi

Arjantin Şampiyonluğu ve Lionel Messi

Hayatımın son 1 ayını Dünya Kupası'na göre yaşadım. Sadece o anlara konsantre oldum. Elbette turnuva öncesinden değildi beklentiler. Yıllardır hep aynı şeyi istiyordum. Messi'nin o kupayı kazanmasını her şeyden çok istiyordum. 2014 yılında Götze 113.dakika golü attığında çok üzülmüştüm. Ardından 2018'de istediğimiz olmadı ve sıra belki de son kez 2022'ye geldi.

Arjantin'in elemelerde oynadığı maçların tamamını izlemeye çalıştım. Takım mücadele ediyor, Messi kusursuz oynuyor ve rahat şekilde Katar bileti alıyordu. Copa America'yı kazandıktan sonra ve özellikle Finalissima'da İtalya karşısında kusursuz bir futbolla İtalya'yı geçip kupayı aldıktan sonra bu takıma olan inancım daha çok arttı.

Turnuva öncesinde elbette Arjantin kadrosunun tam anlamıyla yeterli olduğu tartışılırdı ancak son aylarda oynadığı tüm maçlarda takım olarak müthiş bir mücadele eden Arjantin vardı. Ve böyle bir havada Katar'a gelindi.

2022'ye Arjantin felaket bir futbolla başladı ve Arabistan karşısında yenilgiyle ayrıldı. İnsanlar doğal olarak ''Bu Arjantin mi kupayı kazanacak?'' sorularını yöneltse de ben bu takımın böyle olmadığını çok yakından yaşayan biri olarak bir an olsun ümidimi kesmedim. Ardından Meksika karşısında biraz daha iyi olan takım istediği skoru alıp şansını son maça taşıyordu. Polonya karşısında da yine etkili oynayan ve mücadele olarak kusursuz işler yapan bir Arjantin vardı. Ve o maçı da bir şekilde geçip gruptan lider olarak çıktık.

Kader ağlarını örüyor ve belki de şans yüzümüze gülmeye başlıyordu. Sonraki turda karşımıza asla Arjantin'in rakibi olamayacak kadar kötü olan Avustralya geldi. Yine etkili oyunla kazanmayı başaran bir Arjantin vardı.

Hollanda maçını penaltılarla kazandığımıza hâlâ inanamıyorum. Çünkü maçın neredeyse tamamında kusursuz bir Arjantin vardı. Ancak kısa sürede yapılan hatalar bizleri çok fazla heyecalandırdı. Ancak korkulan olmadı ve bu maçı da bir şekilde geçtik ve yarı finale yükseldik.

Yarı finalde rakip mücadele anlamında çok iyi ancak üretkenlik anlamında kısıtlı bir kadroya sahip olan Hırvatistan'dı ve beklendiği gibi Arjantin özellikle savunma anlamında kusursuz olduğu maçı rahat bir şekilde geçti ve adını finale yazdırdı.

Finale gelirsek. Arjantin olağanüstü oynadı. İlk 70 dakika rakibe şut şansı bile tanımadı. Ancak sahneye çıkan Mbappe birden maçı değiştirdi. 2-2 biten maç sonunda 108.dakika Messi sahneye çıktı ve skoru 3-2'ye getirdi. Ancak Mbappe'nin penaltı golüyle maç 3-3 bitti ve penaltılara kaldı. Burada sahneye bir kez daha Emiliano Martinez çıktı ve kupayı Arjantin'e getirdi.

Messi kariyerinin tek eksik parçasını da tamamladı. Tarihin en iyisi, en iyi ikincisi gibi cümleleri yazmayacağım. Ben Messi'nin her anından büyük keyif alıyorum. Yıllardır her izlediğim an beni mest etti. Her maçında kendine hayran bıraktı. Messi gibi bir futbolcunun olduğu döneme geldiğim için çok şanslıyım ve Messi'nin yaptığı her şey için minnettarım. Daha çok Messi yazacağımdan burada kısa kesiyorum. Bu arada turnuvayı 7 maç sonunda 7 gol, 3 asist ile tamamladığını ekleyeyim.

Kaleci Emiliano Martinez olağanüstü işler yaptı. Maçların normal süresinde çok iş düşmedi ancak penaltılarda akıl almaz işler yaptı. Messi ile beraber turnuvanın yıldızı. De Paul bazen istediklerini sahaya yansıtmasa da mücadele anlamında her maç çok iyiydi. Fernandez ilk maç sonrası ilk 11'e dahil oldu ve her maç kalitesini gösterdi. Arabistan yenilgisi gelmese belki de bu kadar erken oynamayacaktı. Mac Allister yine oldukça iyi oynayan oyunculardan biri oldu. Di Maria sadece final maçında yaptıklarından dolayı bile alkışı hakediyor. Romero ve Otamendi iyi işler yapı. Alvarez neden Manchester City oyuncusu olduğunu bir kez daha kanıtladı. Şahane bir turnuva oynadı. Molina zaman zaman çok iyi işler yaptı. Hollanda maçında golünü de attı. Tagliafico özellikle Hırvatistan maçını çok iyi oynadı. Paredes final maçında ve Hollanda maçında penaltıdan kritik golleri attı. Dybala final maçında penaltıyı gole çevirdi. Tarihe geçtiler.

Arjantin tribünleri için söylenecek çok şey var. Ancak bir halk bir milli takıma ancak bu kadar tutkuyla bağlanabilir. Tezahüratlar, melodiler, formalar, atkılar, bayraklar, davullar ile beraber bu şampiyonluğu çok hakettiler.

Günlerdir içimde çok büyük heyecan vardı. Hollanda karşısında son penaltıyı izlemeyedim. Final maçında ise rakibin penaltılarına bakamadım. Bir totem ya da bir büyünün bozulmaması için günlerdir tweet atmadım, herhangi bir tweeti beğenmedim. İnsanların olumsuz bir söz söylemesinden de çekindim, Arjantin kupa kazanmasın diye konuşmalarından da korktum. Sessizliğe gömüldüm ve sadece o ana konsantre olmak istedim. Tabii bunun yanında özellikle Twitter'da insanların gerek fanatizm, gerek anlık duygularla ne kadar yanlış cümleler kurduklarına da çok şahit oldum. Uzaktan izlediğin zaman bu tweetleri daha iyi değerlendirmek mümkün oluyor.

Uzatma ile penaltılar arasında çalan Intro şarkısı heyecanımı iki katına çıkardı. Acayip şarkı. Tık. Eğer kupa gelmese bir daha bu şarkıyı dinleme şansım olmazdı.

Hünkar Mutlu. Maçı şahane anlattı. Kendisiyle maç sonrası konuşma ve teşekkür etme şansı da buldum. Tarihe geçen spiker.

Brezilya'nın elenmesi şansımız mı oldu?

Emiliano Martinez'in uzatmanın son bölümünde kurtardığı pozisyon. Tekrarını defalarca izledim. Ya girseydi diye düşünüp gereksiz yere kendimi üzdüm. Etkisinden çıkamayacağım pozisyonlardan biri oldu. Biz neye şahitlik ettik öyle?

Kupa töreni sonrası kupayı neredeyse hiç bırakmayan Lionel Messi.

Çok seviyorum be. İyi ki kazandık ya.

2022 Dünya Kupası Kazananı: Arjantin


Oh be. Messi ve Arjantin şampiyon. Hayatımın en özel anlarından birisi. Yıllardır Messi'yi izliyor, yıllardır hayran kalıyordum. 2022 Dünya Kupası boyunca yaptıklarına minnettarım. Bu fotoğraf kareleri için çok bekledik çok. Final ve kupa hakkında uzunca bir yazı yazarım.

11 Aralık 2022 Pazar

Katar 2022 Notları # 2


Dünya Kupası notlarının ikincisiyle buradayım. Elbette Arjantin sayesinde benim için rüya gibi bir turnuva olduğunu yazarak başlayayım. Bu blogu okuyanlar ya da beni tanıyanlar Messi'yi ne kadar çok sevdiğimi çok iyi biliyor. O yüzden de her Arjantin maçını büyük heyecanla takip ediyorum. Oraya dönmeden önce bıraktığım yerden başlayayım. 

27 Kasım 2022 Pazar günüyle devam edelim. Kosta Rika'nın tüm maç savunma yaptığı ancak sonunda kazandığı bir gündü. Japonya belki bu maç yüzünden gruptan elenecekti. İspanya ile Almanya 1-1 berabere kalırken Almanya şansını yine de son maçlara taşıdı. Belçika turnuvanın hayal kırıklıklarından birisi. Elbette o gün Fas'a 2-0 yenildikleri zaman çok eleştirildiler ancak daha sonra Fas'ın yaptıklarını düşününce bunun aslında normal sonuç olduğunu anlıyoruz. Pazar gününün son maçında ise gol yollarında sıkıntılı Hırvatistan Kanada'yı 4-1 yenerek gövde gösterisi yaptı.

28 Kasım ve 29 Kasım turnuvada neredeyse maç izlemediğim günler olarak yerini aldı. Hayat mücadelesi bazı günler beni ekrandan koparıyordu. Bazen de ben izlemeyi tercih etmiyorum.

Elbette 30 Kasım yine kupaya döndüğüm gün oldu çünkü Arjantin günü. Polonya karşısında mutlaka kazanması gereken bir maç oynadık. Kötü başladık, Messi ile penaltı kaçırdık ancak daha sonra ikinci yarı başında maçı çözerek çok kritik bir galibiyet daha alarak gruptan lider çıkmayı başardık. Messi'nin turnuvada gol ya da asist yapmadığı tek maçtı.

Arjantin tribünleri akıl almaz bir seviyede. Her şeyi geçtim Doha gibi bir yerde bu tribünü yapmak çok ama çok zor. Büyük hareket gerçekten.

Avustralya Danimarka'yı 1-0 yenerek gruptan çıktı ve Arjantin'in rakibi oldu. Tunus da yedek kadroyla maça çıkan Fransa'yı 1-0 yenmeyi başardı. Mbappe olsam her maç oynamak isterdim. Tarihe geçme şansını sıkıntıya sokmak istemem. Her maç oynamak, gol atmak, rekoru yakalamak isterim.

1 Aralık turnuvanın en acayip günlerinden birisi oldu. İspanya rolanti oynayıp Japonya karşısında yenik duruma düşerken 3 dakika boyunca gruptan elenme riskiyle karşı karşıya kaldı. Herkesin 1-2'ye İspanya-Almanya yazdığı yerde neredeyse Japonya-Kosta Rika çıkıyordu. Acayip sekanslar yaşandı. Almanya bir turnuvayı daha hayal kırıklığı ile tamamladı. Gruptan çıkmış olsalar ben yine de kupayı bile alabileceklerine bugün bile inanıyorum. Neden böyle hissettim bilmiyorum.

Belçika ise Hırvatistan'ı yenemeyerek turnuvaya veda etti. Lukaku gol kaçırma rekoru kırdı.

2 Aralık yine oldukça keyifli oldu. Uruguay bir gol atsa gruptan çıkacaktı, atamadı. Elendi. Suarez'i gözyaşlarıyla beraber geceyi kapattık.

3 Aralık Top 16 maçlarıyla turnuvaya devam edildi ve yine oldukça heyecan yaşadığımız bir gündü. Arjantin Avustralya karşısında neredeyse kalesinde pozisyon vermediği maçı neredeyse 2-2 beraberlikle tamamlıyordu. Messi nefis golüyle bizi bir kez daha mutlu etti. Kariyerinde oynadığı 1000. maçı geride bıraktı. Beklenen bir şekilde galibiyet geldi.

Günün diğer maçında ise Hollanda Amerika'yı 3-1 yendi. Memphis çok sevdiğim futbolcu. Haji Wright nefis bir gol attı.

4 Aralık belki de en net galibiyetlerin alındığı gündü. Fransa Polonya'yı 3-1 yenerken, İngiltere Senegal'i 3-0 yendi. Çok rahat iki galibiyet geldi.

Mbappe bir kez daha kusursuz bir maç oynadı. 2 gol, 1 asist.

Foden ise turnuvada en çok sevdiğim 5 futbolcudan birisi. 2 asist yapması beni çok mutlu etti.

5 Aralık Hırvatistan penaltılarla Japonya'yı elerken, Brezilya şahane bir futbolla Güney Kore'yi 4-1 yendi. Dk 36 4-0 oldu.

Bazı Brezilya golleri şiir gibi gollerdi.

6 Aralık gününe geldiğimizde Fas İspanya'yı penaltılarla mağlup etti ve çeyrek finale çıktı. İspanya penaltılarda gol atamadı. Akşamında ise Portekiz 6-1 ile çok acayip bir galibiyet aldı. Ronaldo yerine oynayan Ramos 3 gol, 1 asistle yıldızlaştı.

Ve 9 Aralık günü. Arjantin-Hollanda çeyrek final maçı. Elbette Arjantin favoriydi ancak sonu acayip oldu. Maç başladı, Messi olağanüstü bir futbol oynadı. 1 şahane asist yaptı. Dünyanın en iyi pasörü olduğunu bir kez daha kanıtladı. Ardından penaltı golü. Ancak 83 ve 90+11'de gelen Weghorst golleri maçı uzatmaya götürdü. Uzatma bölümünde Arjantin etkili olsa da maç penaltılara gitti. Ve o anlar büyük heyecan.

Son penaltıyı izleyemedim. Acayip bir heyecan yaşadım. Eğer burada Arjantin kaybetseydi çok büyük üzüntü yaşardım. Emiliano Martinez inanılmaz 2 penaltı kurtardı. Resmen gövde gösterisi yaptı.

Arjantin'in savunmasına çok güveniyorum. Turnuva öncesi izlediğimiz Arjantin tam olarak böyleydi işte. İnsanlar ilk maçlardan sonra çok eleştirdi ama belki de Arabistan yenilgisi hayırlı bir yenilgi oldu.

Maç içinde ya da sonunda yaşananlar ise futbolun içinde var. Hollanda da Arjantin de haklı olarak çok gerildi ve bazı sekanslar yaşandı.

Günün diğer maçında ise Hırvatistan Brezilya'yı penaltılarla yendi. Brezilya gibi bir takımın 117.dakika öyle bir gol yemesi gerçekten akıl almaz bir şey.

Modric. Diyecek söz yok. Tam bir winner.

10 Aralık gününe geldiğimizde ise Fas Portekiz'i 1-0 yendi. Portekiz karşısında nefis bir savunma yaptılar. Turnuvada sadece kendi kalesine attıkları bir gol var. Fas savunma dersi veriyor. Günün diğer maçında ise Fransa İngiltere'yi 2-1 yendi ve yarı finale yükseldi. İlk penaltıyı golle sonuçlandıran Kane ikinci penaltıyı tribünlere yolladı. 

İngiltere'nin penaltı laneti sürüyor.

Son saniye Rashford'ın frikiği gol olsaydı keşke.

Statlarda çalan bir başka kusursuz şarkı. The xx.

Artık turnuvada son haftaya giriyoruz. Salı 22:00 Arjantin-Hırvatistan, Çarşamba 22:00 Fransa-Fas yarı finalleri var.

Messi ve Arjantin'in turnuva boyunca yaptıklarına minnettarım. Bu dakikadan sonra çıkacak sonuçlar beni çok fazla üzmeyecek. Turnuva başında Arjantin'i kupayı 3.bitireceğini yazmıştım. 

Messi 5 maç, 4 gol, 2 asist. Çok büyük oynuyor.

Son 4 maç. 2022 Dünya Kupası sona eriyor.

4 Aralık 2022 Pazar

Mbappe Rekora Koşuyor


2 Dünya Kupası, 11 maç, 9 gol. Şimdilik. Kylian Mbappe ve Fransa yoluna emin adımlarla devam ederken Mbappe de şova devam ediyor. Kariyerinde oynadığı ilk kupada mutlu sona ulaşan Mbappe'li Fransa 2022'de de çeyrek finale çıkma başarısı gösterdi. Mbappe Top 16 maçında Polonya karşısında 2 gol, 1 asist ile yıldızlaştı. Topu bu kadar hızlı ayağından çıkaran ve kalecileri çaresiz bırakan oyuncu büyük bir ihtimalle dünya kupaları tarihinin en golcü oyuncusu olacak. Rekor oynadığı 4 kupa, 24 maç ve 16 gol ile Klose'de. Mbappe henüz 2 kupada 9 gole ulaştı. Sadece 8 gol atarsa tarihe geçecek. Yaşını da düşününce oynayacağı 3 kupa var desek yanlış olmaz. Bir tarihi yine hep birlikte izliyoruz. Messi ve Ronaldo dönemi sonrası tarihi yazıyor. Rekoru kırdığı zaman buraya bir not daha düşeriz.