26 Şubat 2024 Pazartesi

Poor Things


Bloga girdim, fotoğrafı koydum, başlığı yazdım ancak nereden başlayacağımı bilemiyorum. Elbette derin bir sinema ve film analizi yapamayacağım ancak salonda geçirdiğim 141 dakika sonrası iyi ki bu filmi sinemada izlemişim diyerek ayrıldım.

Ve her zaman olduğu gibi yine kendi düşüncelerimle buraya bir şeyler yazacağım. Öncelikle filmdeki bazı diyaloglar şahane ve bunların çoğunda Bella karakteriyle oynayan Emma Stone var. Erkek iktidarına karşı söylenen ve düşününce ne kadar haklı ve doğru olduğunu bildiğimiz anlar. Bir insanın doğumundan başlayan ve kendisini tanımaya giden süreci. Erkeklerin baskıları, toplumsal baskılar ve başkaları tarafından yapılması istenenler. Ancak tüm bunları reddeden ve kendi düzenini hiç kimseyi dinlemeden kuran bir insan. Hatta bana tanrı bile bir şey söyleyemez, benden bir şey isteyemez durumu.

Sadece burada yazdıklarımı düşününce bile filmin beni ne kadar etkilediğini anlayabiliyorum ancak özellikle Emma Stone'un kusursuz oyunculuğunu da ayrıca konuşmak lazım. Konuşması, cümleleri, hareketleri, mimikleri, yürüyüşü ile beraber olağanüstü performans. Her zaman aynı şeyi diyorum bir oyuncu beni oynadığı role ne kadar sokabiliyorsa o kadar seviyorum. Bu filmde tam olarak bunu gördük. Elbette tüm Oscar 2024 adaylarını izlemedim ama bu performansla herhalde en iyi kadın oyuncu ödülünü alırsa kimse şaşırmaz.

Film hakkında konuşurken elbette filmin oldukça konuşulan sahnelerini de söylemek lazım. Emma Stone gibi güzel bir insanın bir de bu kadar net seks sahneleri olunca eleştirenler, abartılı bulanlar oldu. Ancak açıkcası ben bu filmde bu sahnelerin akışta o kadar iyi olduğunu düşünüyorum ki bu filmi o sahneler üzerinden yorumlamak bile doğru gelmiyor. Zaten filmin içine giriyorsunuz ve soluksuz şekilde 141 dakika geçiriyorsunuz. Her film için bunu söyleyemem ama tek bir saniye bile sıkılmadım.

Duncan Wedderburn rolüyle Mark Ruffalo ve Dr. Godwin Baxter rolüyle Willem Dafoe elbette öne çıkan diğer iki oyuncuydu. Onların da oyunculukları, kıyafetleri, makyajları çok iyiydi.

Bella ile Duncan'ın dans sahnesinin güzelliği.

Kamera açılarının güzelliği. Bazı geçişler nefisti.

Hem bu kadar güzel olup hem bu kadar iyi oyunculuk çok başka nokta. Emma Stone için kariyer zirvesi olabilir.

Yorgos Lanthimos sineması.

11 adaylık aldığı Oscar 2024 performansını da merakla bekliyorum.

Sonuç olarak sinemada izlediğim bazı filmler sonunda hiç mutlu ayrılmıyorum ve verdiğim paraya acıyorum. Bu film onlardan biri değil. Bayıldım. Ancak yine ''mutlaka izleyin'' diyeceğim filmlerden de değil. Herkes sevmeyebilir. Ben bir kez daha izleyeceğim.

11 Şubat 2024 Pazar

Kar ve Ayı


Selcen Ergun'un ilk uzun metrajlı filmi olan Kar ve Ayı yine burada ''mutlaka izlemelisiniz'' diyeceğim filmlerden birisi değil. Bu tarz filmleri herkes sevmiyor-sevemiyor. Benim ise kendimi sanki Akçeken Köyü sakini gibi hissetmemi sağlayan bir film oldu. Sanki o köyde hemşire Aslı'nın bir arkadaşı gibi izledim. Zaten filmdeki rolüyle Merve Dizdar en iyi kadın oyuncu ödülünün sahibi olmuştu. Kusursuz oyunculuk.

Buz gibi havanın ardından girilen sıcacık ev. Normalde bir yaz insanı olmama rağmen bu anların büyüsüne kapıldım. İnsanı mutlu eden bir şeydir.

Blu Tv'den izleyebilirsiniz. Keşke sinemada izleme şansım olsaydı.

Film hakkında çok iyi bilgiler var ancak burada tek tek yazmaktansa spoiler içeren cümlelerin de olduğu şahane röportajın linkini bırakıyorum. Buradan okuyun. 

Böyle filmlerin hastasıyım.

Yönetmen: Selcen Ergun
Oyuncular: Merve Dizdar, Saygın Soysal, Asiye Dinçsoy, Erkan Bektaş, Derya Pınar Ak, Onur Gürçay, Muttalip Müjdeci

3 Şubat 2024 Cumartesi

Fareler ve İnsanlar


2018 yılında Fareler ve İnsanlar oyununa gitmiş ve burada yazmıştım. 6 senenin ardından bu oyunu izlerken hissettiklerimi eski yazıyı okuduktan sonra görmek oyunun ne kadar gerçekçi olduğu açısından iyi bir veri. Aradan geçen yıllar ancak seyirciye geçirdiği duygu aynı.

Elbette o yazıda söylediğim detayların hepsine bugün yine katılıyorum. Ancak o yazıdan farklı olarak herhalde benim bu kez bu oyuna daha hakim olma sebebim oyunu en önden izleme şansı bulmam. Direkt her anlarına hakim oldum. Hatta final sahnesinde ıslandım.

Aslında bu yazıyı kısa kesebilirdim çünkü dediğim gibi 2018'den 2024'e farklılıklar yok ancak bazı şeylerden yine bahsetmem lazım. Volkan Dinç ve Erdem Irmak. Kusursuz oyunculuklar. İzlerken yine mest oldum. Volkan Dinç. Oyundaki adıyla Lennie Small. Bir oyuncu bu kadar gerçekçi oynar. Konuşmadığı anlarda bile sahnede duruşuyla bir rolün hakkı nasıl verilir gösteriyor. Zaman zaman konuşmadığı anlarda bile sadece onu izledim. Erdem Irmak Lennie'nin her şeyi. Daima ona destek ve yanında olan insan. Oyun boyunca her anın hakkını veren bir performans.

2024 Türkiye'sinde sadece 20 TL verip bundan daha kaliteli, keyifli 150 dakika geçirme şansımız yok. Kocaeli'de ya da herhangi bir şehirde yaşayan insanların şehir tiyatrolarına bu kadar ilgi göstermesi de boşa değil. Kocaeli'de oynanan her oyun tamamen dolu salon önünde oynanıyor. Biletler çıktığı gibi bitiyor. Belediyenin sitesini takip edin.

Sonuç olarak her oyun izlediğimde aynı saygıyı duyuyorum oyunculara. Sadece o salondaki bizler için o sahnede performans göstermeleri bana hep çok iyi geliyor. Klasik tiyatro ritüeli olan oyuncuları alkışlama anı da oyuncuların ne kadar destek aldığını gözler önüne seriyor. Önce yan roller ile başlıyor, alkışlar ayağa kalkarak devam ediyor ve en sonunda başrol olan oyuncuların gelmesi, tüm salonun ayağa kalkması, dakikalarca alkışlaması, oyuncuların gözlerinden ve yüzünden okunan mutlulukları ve insanların keyifle evlerine yolculuğu.