18 Haziran 2016 Cumartesi

Euro 2016 Notları # 8



İtalya'dan dolayı oyunun kilitleneceğini ve maçın temposuz geçeceğini düşünüyordum zaten ancak İtalya-İsveç maçı beklentilerimin de altında kaldı. Tabii İtalya'ya 1 puanın liderlik yolunda avantaj yakaladığı bir durumda böylesine bir büyük turnuvada oynanan maçın çok daha zevkli geçmesini bekleyemeyiz. İtalya bildiğimiz turnuva takımı İtalya olarak bir maçını daha oynadı, rakibi kilitledi ve bir oyuncusunun yaratıcı özelliklerini kullanarak kazandı.

İsveç ilk maçından beraberlikle ayrıldıktan sonra bu maçında da yenilgiyle ayrıldı ve gruptan çıkma yolunda büyük dezavantaja düştü. Son maçında güçlü Belçika'yı yenmeleri lazım. Çok zor.

İlk maç İrlanda, ikinci maç İtalya. İsveç bu 2 maçta da kaleyi bulan şut atmayı başaramadı. Gerçekten turnuva skandalı olabilir. Ibrahimovic'in takımı bu kadar da kötü olmamalıydı.

Maç çok keyifsizdi. Tribünlerin dolu olması, iyi zemin, iyi hakem gibi detaylar olmasa izlenmez. Bir de tabii yıllardır girdiğimiz beklenti var. Sanki Euro 2016 boyunca her maçı izlemek zorundaymışız gibi hissediyoruz. O yüzden de maç kaçırmıyoruz. Hatta zaman zaman sırf bu yüzden en dandik maçları bile sanki çok keyifli gibi söylüyoruz.

Eder'in golü güzeldi. Tamamen kişisel yetenek. Zaza'nın indirdiği top gol kadar güzeldi.

İtalya 2 maç sonunda gruptan çıkmayı garantiledi. Son maçta grubun en güçsüz takımı İrlanda ile oynuyorlar. Beraberlik bile liderlik için yetecek.

Sarı Tribün.


Günün 2.maçında Hırvatistan ile Çek Cumhuriyeti karşı karşıya geldi. Hırvatistan baştan sona üstün götürdüğü maçı rehavet ve taraftarlarının neden olduğu olaylar nedeniyle 2-2 beraberlikle sonuçlandırdı.

Maç boyunca göze hoş gelen bir futbol oynayan Hırvatistan 59.dakika'ya geldiğimizde 2-0'ı buldu. Bu andan sonra farkı daha da açacak pozisyonlar geldi ancak dediğim gibi rehavet ve laubali oyunları sebebiyle bir türlü 3.golü bulamadılar. 76.dk gelen Çek Cumhuriyeti maçı değişimin habercisiydi. Maçın sonlarında ise Hırvat taraftarlar tribünde kavga ettiler, sahaya meşale attılar. Oyun bir süre durdu. Daha sonra devam ettiğinde bir anlık hata sonucu kazanılan penaltı ve Necid'in golü gelince maç 2-2'ye geldi. Kimse ne olduğunu anlamadan Çek Cumhuriyeti 1 puanı alıp maçtan ayrıldı.

Rakitic ve Modric. Neden dünyanın en iyi takımlarında oynadıklarını her maç gösteriyorlar. Her hareketleri kalite.

Perisic'in golü çok güzeldi.



Hırvat taraftarların takımlarına verdiği zararın gerçekten açıklanabilir yanı yok. Şu görüntüler tek kelimeyle skandaldır. Umarım neden olanlar ceza alır da koca ülkenin kaderi böyle bir kaç holigan yüzünden zara görmez.























İspanya-Türkiye. Bizim açımızdan zor geceydi ve öyle de oldu. Fatih Terim geçen maç oynanan kötü oyuna, yanlış oyuncu tercihlerine, formsuz isimlere rağmen yine aynı takımı sahaya sürdü ve adeta tüm oyunculara ''Ben size güveniyorum.'' mesajını vermek istedi. Bu mesajı oyuncuların alamadığını her saniye gördük.

Mücadeleye aslında çok da kötü başlamadık. İstekliydik. Ancak arada büyük bir kalite farkı var. Ne olduğunu anlamadan defansta yapılan bariz hatalardan dolayı yediğimiz 2 golle maç adeta ilk yarıda bitti. Devamı İspanya'nın insiyatifine kalmıştı ve ikinci yarı 1 gol daha atarak maçı 3-0 almayı başardılar.

İspanya karşısında oyunu değerlendirme fırsatını bulmak da zor. Tüm maç topu ayağında tutan, istediği an istediği şeyleri yapan bir takımla oynadık. Yıldız isimler her an maçın skorunu değiştirebiliyordu.

Kendi mevkisi olmayan Mehmet Topal'ın kötü ilk maçtan sonra yine aynı yerde başlaması çok anlamsızdı. Özellikle ülkenin en iyi defansif orta saha oyuncusunu stopere yerleştirip hem stoper bölgesini vasatlaştırıyorsun hem de orta saha bölgesinde vereceği katkıyı elinden alıyorsun. Hem hata sonrası oyuncu kayboluyor, hem maç boyunca gergin oluyor hem de bu yaptığın hareketle saha içinde hiçbir ayrıcalık yaşayamıyorsun.

İlk maç saçıyla gündem olan Ozan Tufan yine iyiydi.

Türkiye'nin maç boyunca % 43 topla oynama, 423 pas ve 0 isabetli şut gibi istatistikleri var.

Arda'nın ıslıklanması olayını da konuşmak lazım. Arda bugün sahada yaptıkları yüzünden ıslıklanmadı. Arda bu takım için çoğu kez kahraman oldu ve olmaya da devam edecek. Ancak gerek çektiği reklamlar, gerek açıklamaları, gerek de takımın en büyük yıldızı olması sebebiyle bu akşam üzerine biraz normal biraz linç kampanyası yapılan oyuncumuz oldu. Tribünlerin ıslığı sonrası tribünlere el-kol hareketi yapması ile ortam iyice gerildi. Devamında Türk taraftarlar ''Arda dışarı'' tezahuratı yaparken, İspanyol taraftarları ''Arda Turan'' tezahuratı yaptı. İşin genel boyutuna bakacak olursak. İşini kötü yapan insan her yerde eleştirilir, her yerde tepki görür. Burada tek yanlış var. Meselenin sadece tek bir isme yıkılması. Yoksa Arda da biliyor eleştirilerin doğru olduğunu.

Fatih Terim'in kadro tercihlerinin de ne kadar yanlış olduğunu turnuva süresince daha net görüyoruz. Sadece Ömer Toprak tercihi bile çok fark edilebilirdi. Tabii işin içinde silahlar var!

Caner'in transfer sorunu, Gökhan Gönül'ün Fenerbahçe ile yaşadıkları, Arda'nın takımıyla oynamaması, Burak'ın sakatlıkları, Volkan Babacan'ın formsuzluğu, Mehmet Topal'ın transfer sorunları, oyuncuların sezon boyunca takımlarında forma giymemeleri, çağrılmayan futbolcular gibi şeyleri de uzunca konuşabiliriz. Milli takım hem formsuz, hem sorunlu, hem eksik. Belki de ülkenin bu kadar birlikte olduğu zamanlar da en birlik içinde olmayanlar futbolculardır.

İspanya ise güle oynaya üst tura yükselmeyi garantiledi. Övecek çok şey var. Iniesta'nın pasları, Morata'nın bitiricilikleri, Alba ve Juanfran'ın bindirmeleri, Pique ve Ramos'un savunmaları gibi şeyleri yine konuşabiliriz.

Türkiye için turnuva 21 Haziran'da yapacağı Çek Cumhuriyeti maçı ile sona erebilir. Galibiyet geldiği takdirde - bu oyunla çok zor - üst tura çıkma ihtimalimiz % 70 falan.

Euro 2016'da heyecan bugün oynanacak 3 maçla devam ediyor. Günün programı;

16:00 Belçika-İrlanda TRT 1
19:00 İzlanda-Macaristan TRT Spor
22:00 Portekiz-Avusturya TRT 1

Hiç yorum yok: