14 Ekim 2012 Pazar

Alex'in Vedası / Yaşadıklarım ve Yaşananlar


Bir futbolcu için 2.kez özel bir şey yapıyordum, Lefter'i yaşarken Büyükada'da, cenaze töreninde statta, cenazesi defnedildikten sonra da mezarlıkta ziyaret ettim, efsane'ye görevimi yaptım. 2.kez bir futbolcu için yine bir efsane için bir şeyler yapacaktık. Yollara düşüyorduk.

Ama düşmeden sabahtan başladı anlamsız sorular. O her maça giden insanın çevresinden, ailesinden aldığı sorular ''Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş karın mı doyuruyor, sana ne veriyor?'' Alex için de aynı sorular geliyordu. Sabah evden çıkarken aileden başlıyor. Neden gidiyorsun Alex'e? Tabiiki de cevap vermiyorum, geçiştiriyorum. Çünkü anlatsam uzun uzun anlam veremeyecekler. Evden çıkıyorum, iş yerine gidiyorum, orada da aynı sorular, ''Neden gidiyorsun? İşin mi yok yaaa'' şeklinde cümleler kuruluyor. Yine cevap vermiyorum, yorum yapmıyorum. Hem zaten başlasam anlatmaya '' lex efsane, futbolu daha fazla sevmemi sağlayan adam, Fenerbahçemiz için çok şey yapmış adam, beni son yıllarda en çok sevindirmiş adam ve hepsinin özeti beni çok mutlu eden adam.'' desem anlayacaklar mı? Belki de anlayacaklar ama yine o sığ ''boş işler'' yorumunu yapacaklar. Olsun onlara da saygı duyuyorum. Ama onların da bana-bize saygı duymaları gerekiyor diye düşünüyorum.

Alex'in gitme kararını açıkladığı 1 Ekim tarihinden 12 Ekim'e kadar geçen süre boyunca çok üzüldük, kahrolduk, böyle bir ayrılığa sebep olanları suçladık, zaman zaman mantıksız, zaman zaman mantıklı düşündük, hareket ettik. Ama 12 Ekim günü Alex'e güzel bir şekilde veda etmemiz gerektiğini, havaalanı'na gitmemiz gerektiğini, VEFA dememiz gerektiğini biliyordum. 8 yıl boyunca yaptıklarını düşününce Alex'e veda etmek için oraya gitmemiz aslında azdı bile. 


Kocaeli'den uzun bir yolculuk sonrası havaalanı'na varıyor, Alex için beklemeye başlıyorduk, Alex'in uçağının kalkacağı yere doğru giderken adımlar hızlıydı, heyecanlıydık, yanımızda olan diğer taraftarlar sadece tek bir isim için gelmişlerdi ''Alex'' .

Kişisel taksisi ile, kulübün kaldırdığı otobüsler ya da kendi tahsis ettikleri otobüsler, servisler... Her yer Fenerbahçe'liydi. İnsan gurur duyuyordu.

Alex'i VIP bölümünün orada beklemeye başlamış, tezahuratlar ile uçağın kalkmasını bekliyorduk. Zaman zaman yapılan ''Aykut İstifa'' - bana göre çok yanlış - tezahuratları dışında yanlış bir şeylerin olmadığı tezahuratlar, yanan meşaleler, havai-fişekler...


Ve o an yaklaşırken birden kendimi en önde buldum ve tam bu sırada Alex çıkıp taraftarları selamlamaya başladı, gururluydum, Alex'i alkışlıyordum, Alex diye bağırıyordum... Bu arada atılan havai-fişekler, yanan meşaleler, Alex tezahuratları, Alexxxx bağırışları, Alex, Felipe, Daianne ve kızları son kez taraftarları selamlıyor, son kez gülüyordu, son kez bakıyorduk Alex'e... Çok fazla durmadı, belki de duramadı, hemen geçti uçağa doğru. Biz de geçtik arkaya doğru, Alex'in bir daha çıkmayacağını bile bile bekliyorduk orada, ama herkes bekliyordu, herkes tuhaf duygular yaşıyordu, bu arada ara ara havai-fişekler atılıyor, meşaleler yanmaya devam ediyordu... Ve birden bir uçağın hareket ettiğini gördük, sonradan eve geldiğimizde tv'den izleyince o gördüğümüz uçağın Alex'in uçağı olduğunu öğrendik. Alex gitmişti, kısa bir ayrılık yaşıyorduk, bir gün gelecekti, bir gün tekrardan onu görecektik ama şimdilik gitmişti...

O gün gecenin o saati orada olan binlerce insan, binlerce Fenerbahçeli gururlu bir şekilde evlerinin yolunu tutuyordu. Ağlayan insan yoktu, üzüntüler yerini tuhaf bir duyguya bırakmıştı, en azından benim için, 1 Ekim ile 12 Ekim arası yaşadığım üzüntüden farklıydı her şey. Alex'i gidip son kez görmek, son kez Alexxx diye bağırmak beni vicdanen inanılmaz rahatlatmıştı.

Sonuç olarak Alex gibi bir efsane'ye veda etmiştik. Eve geldiğimizde şunu söylüyordum. Fenerbahçeliliğimle en çok gurur duyduğum günler listesi yapacak olursam Lefter'in cenazesinde olmak ve Alex'in vedasında olmak üst sırada olacak...

Her şey için teşekkürler Alex... Seni unutmadan bekleyeceğiz... Bir gün tekrardan görüşeceğiz...

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Abi iyi güzel yazıyorsun, eyvallah. Ama birşey diyeceğim, şu noktalamaları kullanırken biraz daha dikkat etsen iyi olacak, mesela bir kelime yazacaksın tırnakla " kelime " şeklinde yazıyorsun, niye boşluk bırakıyorsun anlamıyorum, yine üç nokta vb diğer noktalamalarda da hep önce boşluk bırakıyorsun, yazının estetik görünümünü bozuyor. Blog gibi amatör bir mecrada bile olsa sürekli yazı yazan biri olarak, dil bilgisi ve noktalamalara biraz daha özen göstermelisin bence, naçizane bir tavsiye. İyi geceler.

ygtylmz dedi ki...

Keşke bir ismin olsaydı.

Haklısın söylediklerinde, ama sırf benim alışkanlıklarım diye vazgeçemiyorum o şekilden. Bundan sonra vazgeçerim.