Fenerbahçe-Lazio
maçı analizlerinin 2. ve son kısmı ile tekrardan buradayız. Fenerbahçe-Lazio maçı yorumu
aldığım 13 arkadaşıma çok teşekkürler, umarım Fenerbahçe iyi sonuçlar alır
da yarı final için de böyle bir konu hazırlarım. İşte Lazio maçı hakkında kalan
yorumlar ;
"Fenerbahce futbol
takımının F4/Yarı final şansını, basketbol takımından fazla görüyorum. Biraz
şans, bir seri; bu takım çok iyi olacak."
Şimdi o yarı finalin arefesindeyiz.
Öngörülerimden biri de;
takımın, ilk maçı deplasmanda oynayacağı her takımı eleyebileceğiydi. Sebebi
basit; mevcut oyun formasyonumuz ve anlayışımız, Avrupa ve bilhassa
deplasmanlar için biçilmiş kaftan. Özellikle ilk maçta gerekli ve yeterli skoru
alabileceğimizi düşünmüştüm yukarıdakileri yazarken. Lazio taş gibi bir
İtalyan takımı. İtalyanların turnuva reflekslerinin tamamına haiz. Dolayısıyla
Türk futboluna ters. Ama bize değil. Sahadaki 11 oyuncu, Aykut Hoca'nın
vereceği taktiği maç boyunca sabırla uygular ve şu malum/meşhur anormallikler
bu turda yakamızı bırakırsa, gol yemeden geçeceğimiz bir tur olarak
görüyorum. Noavas
Blog'da Sevgili Fırat Aktav'ın kaleme aldıığı derin Lazio analizini okuyup,
yeterince tahlil ettikten sonra iki yumurtayı zihnimde tokuşturduğumda, yarı
final için heyecanlandığımızı gizleyemeyeceğim.
İnşallah, maşallah,
amin."
Noavas -
noavas.blogspot.com
Fenerbahçe ve İtalyan
takımları diyince benim hatırlayabildiğim en eski Fenerbahçe anısı sanırım
1990'daki Atalanta eşleşmesi. Caniggia'nın Atalanta'da olduğu dönem. Strömberg,
Evair gibi isimlere de sahipti İtalyanlar. Milliyet'in başlığı "Atalanta...
Yabana atma". Eleyen Atalanta olmuştu. Yine, Parma eşleşmesini de unutmaz
Fenerbahçeliler. Eylül '98'de oynanan iki maçın ilkini İstanbul'da kazanmasına
rağmen deplasmanda yenilerek elenmişti Fenerbahçe. '96'da Juventus'la
aynı gruba düştüler Şampiyonlar Ligi'nde, iki maçı da kaybettiler. 2005'te bu
sefer Milan'dı aynı gruptaki İtalyan, yine iki maçta tek gol bulabildiler.
Zico'lu efsane sezonda Inter'i İstanbul'da Deivid'in inanılmaz golü ve baskılı
oyunla mağlup edip şeytanın bacağını kırdı. Rövanş o kadar parlak değildi.
Bu sezon Plzen'in Napoli'yi elemesiyle İtalyan'dan kaçış bir tur
sürebildi. Şimdi rakip Lazio. Belli başlı medya kaynaklarının şimdiden son 24
yılın en kötü Lazio'su ilan ettiği takım bir dönemin parlak halinden uzak
olabilir. Ancak Juventus ve Napoli'nin nispeten kopmuş gözüktüğü Serie A'da 7.
sırada, puanı Inter'le aynı. Avrupa koltuğu kovalıyor ve Fenerbahçe maçları
zorlu bir fikstür dönemecinin ortasında kalıyor. Benzer dönemeçteki Napoli'nin
Plzen karşısındaki hafife alışı onlara pahalıya patladı. Lazio ise Napoli'den
daha küçük ama kendisi için daha kritik bir hedefi kovalıyor. Konsantrasyon
bölünmesi yaşayabilirler. Maçlarını hiç izlemedim ama güvendiğim kalemlerin
analizlerine bakılırsa Avrupa alışkanlıkları bu sezonki gibi olan bir Fenerbahçe'nin
turu geçme şansı yukarıda yazdığım Fenerbahçe'lere göre epeyi fazla. İç sahada
oynanacak ilk maçta gol yemeden Roma'ya kapağı atabilirse tura yakın
diyebiliriz Fenerbahçe için.
Barış Gerçeker –
Ntvspor.net Yazarı
Fenerbahçe'nin şansız bir
kura çektiğini düşünüyorum. Lazio elenmesi mümkün ama oldukça güç bir rakip.
Özellikle savunma ve orta saha bloğunun bir bütün oluşturması, savunması güçlü
ve gol yemesi zor bir rakip olarak Lazio geçilmesi oldukça zor bir takım. her
iki maçta da ilk golü bulan takım doksan dakika sonu için önemli bir avantaj
yakalayacaktır. Hernanes Lazio adına maçın kilit ismi olurken Fenerbahçe
yakasında çok fazla olmayacağına inandığım gol pozisyonlarını değerlendirme
oranı açısından Sow'un performansı da belirleyici olacaktır.
Orhan Uluca –
devrimderki.blogspot.com /
Lazio oyun karakteri olarak Fenerbahçe'ye benzer yapıda bir
takım.. Özellikle ikinci bölgede çok iyi alan daraltıp iyi savunma yaparak
hızlı çıkabiliyorlar.. Ön tarafta çok baskılı bir oyun yapıları yok ve bu
aslında Fenerbahçe için avantaj konumunda.. Deplasmandaki Plzen maçına
baktığımızda oyun anlamında sıkıntılı Topal ve Selçuk göbeğine rağmen Plzen ön
tarafta baskıyı yapmadı ve beklemeyi tercih etti.. Oyunun nasıl olduğu
akıllarda.. Buna benzer oyunlar beklenebilir.. Fenerbahçe kadro kalitesi ve
derinliği anlamında rakipten üstün bana göre.. Turu çok uzak görmüyorum ancak
gerektiği gibi oynamak kaydı ile.. İlk maç iç sahada ve ne olursa olsun
kazanmak mantığı ile değil daha kontrollü oynamak gerektiği kanısındayım..
Deplasman maçına handikaplı gidilmemeli, 0-0 bile orada Fenerbahçe'nin
avantajına olacaktır zira açıldıkları zaman soru yaşıyorlar.. Lazio her ne
kadar sezonun bu kısmında ligde form olarak bozuk olsa da Candreva, Hernanes ve
Ederson gibi kaliteli ayaklara, Floccari, Klose ve benim çok beğendiğim Kozak
gibi forvetleri var.. Çok tehlikeli bir takım.. Alan oyununu çok iyi oynuyorlar
ve asla ama asla konsantrasyon eksikliğine, düzen dışı oynamaya müsade edilecek
maç değil.. Fenerbahçe aslında kupada hedefi buldu ve illa ki turu geçmesi şart
değil.. Bu avantajı olabilir.. Aykut Kocaman'ın daha önce kendisine ters gelen
Petkovic'i bu sefer alt edeceğini ve turu geçeceğini düşünüyorum..
Fenerbahçe'ye başarılar dilerim.
Erdal
Vahid - http://riqfutbol.com/
Lazio inişler ve
çıkışlarla dolu bir sezon yaşıyor. Lige harika girip sonra düşüşe geçip yeniden
çıkış yakaladılar. Uzun süre Şampiyonlar Ligi potasında dolaştılar ama son iki
aydır sezon ortasındakinden daha sert bir düşüş içindeler. Sadece Pescara'yı içeride
yenebildiler. Serie A'da ilk 10 sırada yer alan takımlar arasında en az
gol atan Lazio. 37 golden 25'i içerde sadece 12'si deplasmanda. Bu istatistik
savunmaya kapandıklarından çok yaratıcı olamadıklarının göstergesi. Lazio,
çeyrek finalden önce Mönchengladbach ve Leverkusen'i iki maçta da yenerek
eledi. Serie A'daki 14 deplasmanda 12 gol atabilen Lazio, Almanya'da çıktığı
iki karşılaşmada 5 gol attılar. Saracoğlu'nda kesinlikle gol yemeden Roma'ya
gitmek gerek. Bu turun şifresi atmak değil, yememek.
Atilla Nesipoğlu –
eurosport.com.tr Editör ve Yazarı
Lazio’nun başında,
tanıdığımız ama hiç anlamadığımız bir teknik adam var; Vladimir Petkoviç. Young
Boys’tayken oynattığı futbola hayran olup, müthiş taktisyen ilan etmişliğimiz
de var, Samsunspor’dayken ‘bu ne ya?’ demişliğimiz de. Bu, ülkemiz
futbolcusunun söz dinleyip dinlememesi ve taktik farkındalığıyla da ilgili
aslında. Petkoviç sezon boyunca Lazio’da gayet başarılı bir performans ortaya
koydu. Sezon başındaki hızları biraz kesilse de, hâlâ korkulacak bir takımlar.
Tek bir taktikle oynamıyorlar ve ‘dönerli’ oyunu tatbik etmekte başarılılar.
Genelde 4-1-4-1 veya 4-3-3 arasında değişen bir taktikleri var. Merkezi forvet
Klose’yi biliyoruz. Kozak, Zarate ve Floccari’den ikisinin forma giyme şansı da
yüksek. Hepsi hücum gücünde dikkat edilmesi gereken isimler. Orta sahada
Hernanes zaten uzun yıllardır adını duyduğumuz bir yetenek. Lazio, alan
daraltmada başarılı bir takım ama defansta ve kalede sıkıntılar yok değil.
Gününde bir
Fenerbahçe’yle gününde bir Lazio’nun kapışmasında dengeler hemen hemen eşit
aslında. Kuyt-Sow-Webo üçlüsü de hiç yabana atılacak bir hücum gücü değil. Orta
sahada biraz dirençli olmak ya da o bölgeyi hızlı geçmek gerekiyor Fenerbahçe
adına. Defansımızın göbeğinde kademeli ve biraz da önde basmak gerekiyor. Zira
Klose yakın mesafelerden affeden bir adam değil. Yobo’nun Egemen veya Bekir’in
arkasını iyi toplaması gerekecek. Salih eğer toparlanırsa agresif baskısıyla
önemli pres gücü yaratabilir ve Baroni’nin gölge presinden daha yararlı olur.
Gökhan’ın cezası sıkıntı yaratabilir ama Orhan Şam’dansa Mehmet Topuz tercihi
daha yararlı olacaktır. Şanslar neredeyse yüzde 50’ye 50 diyebiliriz. Fakat
diğer kuvvetli rakipler arasından Lazio’yu çektik diye kendimizi ‘yaymamamız’
ve konsantrasyonu üst düzeyde tutmamız gerekiyor.
Kaan Kavuşan - http://klasikfutbol.blogspot.com/
Bundan tam 10 yıl önce o
zamanki ismiyle UEFA Kupası’nda Beşiktaş çeyrek finalde Lazio ile
karşılaşmıştı. Deplasmandaki yenilginin ardından iç sahada da yenilgi gelmiş ve
Beşiktaş kupaya veda etmişti. Şimdi Fenerbahçe 10 yıl öncenin rövanşını almak
için sahaya çıkacak. Ayrıca turu geçmesi halinde yarı finale yükselecek ve
tarihinde ilk kez bir Avrupa Kupası’nın bu kadar yakınında olacak. Doğrusu,
Lazio serisi ilerleyen yıllarda Fenerbahçe tarihinin önemli dönemeçlerinden
birini temsil edebilir. Sarı Lacivertliler turu geçmesi halinde finale pekâlâ
yürüyebilir ve Lazio asla Fenerbahçe’nin eleyemeyeceği bir takım değil.
Fenerbahçe düşük tempo
oyununu Avrupa’da belki en iyi uygulayan ekip. İç sahada taraftar baskısı
sebebiyle bu oyunu fazla sergileyemiyorlar ama Lazio maçı için taraftara kulak
bir nebze tıkanmalı ve denge oyunundan vazgeçmemeli. İlk maçta alınacak her
türlü galibiyet(hatta 0-0 beraberlik), rövanş öncesi Fenerbahçe’nin hanesine
büyük bir artı koyacak. İtalya’daki maçın seyircisiz olmasıysa başlı başına
büyük avantaj.
Lazio’yu geçen sezon
Samsunspor’u çalıştıran Petkovic yönetiyor. Kötü Samsunspor macerasından sonra
ilginç bir kariyer atlaması gerçekleştirdi. Fenerbahçe’yi tanıyor olması
dezavantaj. Ayrıca kariyeri için büyük bir zıplama tahtası olacağından
Petkovic’in UEFA Avrupa Ligi’ni çok önemseyeceğini düşünüyorum.
Bu tur için en büyük
çekincem Fenerbahçe’nin lige daha çok asılıyormuş gibi bir görüntü sergilemesi.
Avrupa’da kupanın bu kadar eşiğine gelmişken ligi ön planda tutmak doğru mu,
değil mi bana göre tartışılır. Fakat şunu kolaylıkla söyleyebilirim ki Lazio
karşısında Fenerbahçe en az rakibi kadar şanslı.
Göksel Sert -
http://www.uzunpaslar.com
1 yorum:
bana sormadın ama ben de yazayım kendi düşüncelerimi:)))
barış'ın dediği başlığı hürriyet'teymiş gibi hatırlıyorum ben, ne zaman bir italyan takımı çeksek de o başlığı hatırlarım. atalanta, yabana atma. ama biz hele ki o zamanlar hiç tanımadığımız atalanta'yı yabana atmış ve 4 tane yiyip gelmiştik.
bu işleri çok derinlemesine takip etmediğimi binlerce kez söyledim, yanlış yorumlarımın önceden affı olsun bu.
bugünkü lazio'yu değil ama 15 yıl önceki lazio'yu iyi bilirim. italya'nın 5 büyük takımından birini değil küçümsemek, bir saniye bile tarihlerini unutursak o tarih bizi affetmez. önce bir kimle karşılaştığını bilecek fenerbahçeli, 2 tane basın çığırtkanına kanmayacak. ayrıca lazio tarihte kalmış bir takım da değil, her sene başa güreşen, her zaman avrupa sahnesinde yer alan bir takım.
bu bilgiyi bir kenara koyup takımları kafa kafaya çarpıştırdığımda benim fenerbahçem bir adım erken atıyor sanki. aykut kocaman'a sezon başından beri ilk defa çok güveniyorum bu 2 maçta. tüm demeçleri, rakibi küçümsememeleri sanki lazio gibi güçlü bir rakiple karşılaştığımızda ayık olmamız içinmiş gibi geliyor. en büyük güvencem takım ayık olacak, kiminle oynadığını iyi bilecektir. maçı 180 dakika elimizde tutacağımızı düşünüyorum, hep elin bize yaptığını, yani uyutuo uyutup arada bir tane sokuşturmayı bence biz yapacağız bu sefer.
keşke ilk maç orada olsaydı. fb taraftarının refleksi zayıf ne yazık ki, en iyi yönü defans değil hücum takımın aksine. o yüzden ilk maçta seyircili olmak beni tedirgin ediyor. halbuki orada seyircisiz avantajlı bir skor alıp burada taraftarla yüklenmek çok daha etkili olurdu.
sonuç olarak, lazio tüm gücüne ve tarihine rağmen bu turda çekebileceğimiz bize en uygun rakiplerden biriydi. şansımız yüksek umarım yolumuz aydınlık olur. herkes final şampiyonluk diyor ama yarı final de yeterince tatmin edici bence (tabi şampiyonluk da gelecek:)
Yorum Gönder