5 Nisan 2010 Pazartesi

Maç Günlüğüm # 36


- Dilimde şarkıların gündüz gece, deli gibi aşığız FENERBAHÇE, bu dünyayı yakarız senin için, ŞAMPİYONluk gelince.

- Fenerbahçe-Kayserispor maçı için saat 14:00 otobüsü ile beraber İzmit'ten İstanbul yollarına düşüyorduk. Saat 15:30'da Kadıköy'de olduk. 

- Hava mükemmel, etrafta formalı insanlar bir hayli fazla olunca harika bir gün olacağı belli oluyordu.

- Kadıköy'de bir arkadaşımla buluştuktan yarım saat sohbet ettikten sonra istikamet Nazlı'nın yeri'ydi. Orada maç saatini beklemeye başladık.


- Kocaeli Gfb'den arkadaşlar ve İlk11.blogspot'tan Göksel ile beraber muhabbet + alkol derken zamanı geçirmeye çalışıyorduk. Bu arada lambuja.blogspot'tan Alper abi ile de tanışma fırsatı yakaladım.


- Yalnız tam orada şaka gibi olay gerçekleşti. Tam orda dururken alkol'ün de etkisiyle tepeden adam düştü. Evet evet direk düştü. Nazlı'nın yeri'ni bilenler için anlatayım. Nazlı'nın orda Pet Shop var. Ve onun üstü balkon. Taraftarlar orada tezahuratlar eşliğinde alkolünü alarak maç saatini bekliyorlar. Ve oradan adam direk yere çakıldı. Biz dedik eyvah ama baktık hemen kalktı ve tezahuratlara devam etti. İlginç bir olay. Göksel'nin lafıyla bu muhabbeti bitirelim. '' Uçmayı Bilmiyorsan Nazlı da İşin Ne ? ''


- Artık saat 18:00 olmuştu ve stada girme vakti gelmişti. Tabi elimde poşette Fenerbahçeli blogger'lar olarak yaptığımız pankartımızda vardı.


- İçeri sokmakta zorluk çekeceğimi düşündüm ama bu sezon çoğu maçta olduğu gibi aranmadan elimi kolumu sallayarak stada girdim. İtiraf 1.


- Pankart'ı asacak yer bulamadım Maraton üst tribünde ve bende direk Fenerbahçe gazetesi üstüne astım. İtiraf 2. Pankart hakkında daha fazla birşey söylemeyeceğim. Yakında hikayesini yazacağım.


- Tribünlere girince insanın aklına gelen şu oluyor. hep gündüz maçı olsun. Tribünler tamemen dolu ve sarı-lacivert, zemin şahane.


- Maraton Üst B blokta ki yerimizi alıp maçı beklemeye başlıyorduk.


- Mücadele'yi iyi oyunla 2-0 kazandık.


- Tribünlere gelirsek. İyiydik ama Fenerbahçe Acıbadem'in maçı olması biraz atmosferi bozdu. Yoksa çok daha iyi bir tribün olurdu. Beşiktaş maçı çok daha iyi olur.


- Koridorlar tribün gibiydi. Tezahuratlar falan derken herkes voleybol takımını can-ı gönülden destekliyordu.


- Türk Telekom tribünde yanlışlar art arda yapıldı. Ck'nın pankart yapması mükemmel olay, 90.dk maçı göremiyorum diye o pankartı çekiştirmek büyük hata, 30 kişi ile o adama saldırmak büyük hata, polislerin ve özel güvenliklerin müdahalesi büyük hata, Nihat Özdemir'in oraya gelip olayları sakinleştirmeye çalışması güzel olay.


- Mücadele bitti ve yine Kadıköy'den İzmit'e mutlu dönüyorduk.


- Saat 23:00 gibi evdeydim.


- Beşiktaş maçı günlüğü ile görüşmek üzere.


- Herkese hayatta başarılar.

5 yorum:

Semih Tali dedi ki...

Aranmadan elini kolunu sallayarak stad'a nasıl girdin yahu? :) Beni her defasında didik didik arıyorlar. :)

ygtylmz dedi ki...

@Semih Tali

Fenerbahçeli blogların bir ağırlığı olmalı :)

Semih Tali dedi ki...

Evet, ağırlığı olmalı ama normal şartlarda bu durumu güvenlik görevlilerine izah edemezsin. :) Ama bu maçta bir sorunla karşılaşmaman iyi olmuş. Bu arada pankart çok güzel olmuş. Ellerinize sağlık.

admin dedi ki...

Alper Öcal hakkındaki düşüncelerin nasıl acaba? Nasıl biri? :) Blogunu beğenerek takip ederim de...

ygtylmz dedi ki...

@Gökhan

Sıcak birisi ama pek konuşma fırsatımız olmadı. Ayrıca Nazlı'nın yeri'nde tezahuratlara falan katıldı. Gözlemledik :)