25 Ocak 2015 Pazar

Kasımpaşa 0 Fenerbahçe 3


2.yarının başlangıcını Kasımpaşa deplasmanında yaptık. Lider kapadığımız ilk yarı sonrası 2.yarının ilk maçında deplasmanda 3 gollü galibiyet almak büyük keyif. 

Kasımpaşa deplasmanı öncesi Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetimi tarafından hiçbir akla, mantığa, kurala, kanuna uymayan hareketler yapıldı. Normalde passolig ile satılması gereken biletler satılmadı. Kasımpaşa yönetimi tarafından tüm biletler Fenerbahçe yönetimine verildi. Fenerbahçe yönetimi de ''muhalif sesler'' olmasını istemediğinden biletleri eş-dostun passolig kartlarına yükledi. Yani siz Fenerbahçe taraftarı olarak bu maça gitmek isteseniz de gidemiyorsunuz. Taraftar kart dediler, aldınız. Passolig lazım dediler, aldınız. Biletler internetten satılacak ve kartınıza yükletilecek dediler, kabul ettiniz. Ancak yine de maça gidemiyorsunuz çünkü satışa çıkan bilet yok. Fenerbahçe Spor Kulübü yönetimi tarafından özellikle Genç Fenerbahçeliler tribüne gelmesin diye yapılan bu anlamsız kural karşısında tüm Fenerbahçe taraftarlarının sesini çıkarması gerekiyor. Fenerbahçe taraftarları ''Zaten ben maça gitmem, Genç Fenerbahçeliler'i de sevmem. Bilet satılmaması iyi oluyor. Takım da kazanıyor zaten. Haybeden ortalığın gerilmesine gerek yok.'' mantığı ile hareket ederse böyle çok daha saçma hareketler görebiliriz.


Burada işin bir ilginç tarafı ise Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı hareketleri eleştiren kesimin Aziz Yıldırım'ın yaptığı hareketlere sesini çıkarmamasıdır. Aziz Yıldırım binlerce Fenerbahçe taraftarını uyutmuştur ve uyutmaya devam ediyordur. Umarım bu çağ dışı hareketler karşısında herkes sesini çıkartır ve bir an önce bilet satışları normale döner.

Unutmadan yazalım Kadıköy'de ilk yarı Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetimi tarafından alınan karar neticesinde Okul Açık tribününe bilet satışı yapılmadı. 2.yarı Trabzonspor maçı ile başlayacak iç saha maçlarımız nasıl olacak bunu da şimdiden merak ediyorum.

Ayrıca Aziz Yıldırım bugün çıkıp da ''Geçen sezon ilk yarı 13 Milyon TL, bu sezon ilk yarı 3 Milyon TL bilet geliri elde ettik.'' diyorsa oturup neden böyle olduğunu düşünsün. Bunu sadece passolig'e bağlamak son derece yanlış. Bilet satışı yapmıyorsun gelirler tabiiki de düşecek.

Biraz saha dışından saha içine dönersek Fenerbahçe tam anlamıyla oynaması gerektiği futbolu oynadı. Takım halinde gayet iyi bir futbol oynayan Fenerbahçe Kuyt'ın 2 ve Caner'in golleriyle kazandı. Kuyt'ın gollerde vuruşları, Diego'nun asistleri, Caner'in ve Gökhan'ın muazzam bindirmeleri, Volkan'ın net kurtarışları maçın dikkat çekenleriydi. Bu kadar eksik oyuncuya rağmen Kasımpaşa gibi evinde yenilmemiş bir takımı 3 golle yenmek önemli bir adım oldu.

İsmail Kartal'ı çok eleştirdik falan ama her geçen gün kendini geliştiriyor. Zaten iyi bir takımımız olduğu bir gerçek. Mesela Egemen'in dönmesi İsmail Kartal için büyük şans. Fenerbahçe'nin bana göre Mehmet Topal ile beraber vazgeçilmez oyuncusu. Sakatlık yaşamazsa Fenerbahçe için her şey daha kolay olacak.

Bunun yanında özellikle Gökhan'ın daha iyiye gidiyor olması, Meireles'in daha iyi oynaması, Alper'in inanılmaz formu, Caner'in standart iyi oyunu, Mehmet Topal'ın hep iyi futbolu Fenerbahçe'nin lider olmasının en büyük nedenleri.

Defans, ortasaha, kale anlamında pek sıkıntı çekmeyen Fenerbahçe'nin forvet konusunda çektiği sıkıntıya rağmen de burada olması tüm Fenerbahçeliler'e ''Ya Sow ya da Emenike de forma girerse'' diye şimdiden heyecanlandırıyor. Forvet oyuncularımızın da forma girmesi durumunda çok daha iyi duruma geleceğimiz bir gerçek.

Diego'nun 2 asisti çok önemliydi. Bir de o beklediğimiz golü atarsa çok daha iyi duruma gelecek. Taraftarın Trabzonspor maçında vereceği destek de Diego için çok önemli olacak.


Ekstra bir paragraf açmamız gereken oyuncu da Selçuk. Bugün 12 km ile sahanın en çok koşan oyuncusuydu. Kritik anlarda yaptığı kritik işlerle yine takıma büyük katkı sağladı. Selçuk hakkında yorumum çok net, Fenerbahçe'nin Selçuk'a belki ihtiyacı yok ama Selçuk'un Fenerbahçe'ye ihtiyacı var. O da forma verildiği zaman elinden geleni yaparak, takım içinde uyumlu davranarak bunun farkında olduğunu kanıtlıyor.

17 maç sonunda 39 puanla zirvedeyiz. 9 deplasman, 8 iç saha maçımız var. Şampiyonluk yolunda en büyük rakiplerimizle de içerde oynadığımızı düşünürsek içerde alacağımız 8 galibiyet bizi şampiyonluk yolunda en avantajlı takım yapacak.

Önümüzdeki 8 maçtan - 3'ü evimizde Trabzonspor, Beşiktaş ve Galatasaray'a karşı - alacağımız galibiyetler sonucunda çok daha net şekilde konuşabileceğiz.




Hiç yorum yok: