28 Aralık 2014 Pazar

Interstellar


Hayatımda sinemada bilimkurgu filmi izledim mi hatırlamıyorum. Buna rağmen neden kalkıp bu filme gittim gerçekten bilmiyorum. Hafta içi iş çıkışı, öncesinde bir de alkollü bir mekanda takıldıktan sonra kalkıp bu filme gidip konsantre olmak zor oldu doğal olarak. Film bazen sürekleyici bazen aşırı sıkıcı geldi. Anne Hathaway dışında yazacak bir şey yok. Bir daha bilimkurgu filmi izlemeyi düşünmüyorum.

Fenerbahçe 1 Mersin İdman Yurdu 0


Yıllar önce ''Kombinen olduğu halde, işin olmadığı halde, boş boş evde oturmana rağmen Kadıköy'e maça gitmeyeceksin'' deseler, inanmaz ''Öyle şey olmaz.'' der ve konuyu kapatırdım. Ancak o günleri yaşıyorum. İçimden maça gitmek gelmiyor. Fenerbahçeliliğim düştü galiba. Bunun bir çok nedeni var. Ama başa dönelim. Keşke zamanında kombine alırken dik dursaydım. ''Aziz Yıldırım varken kombine almıyorum, passolig varsa kombine almıyorum-gerçi biz passolig yok diye kombine alabildik-'' gibi net ifadelerle kendi çapımda bir protesto yapsaydım. Dik durabilmek belki de beni daha çok mutlu ederdi. Gerçi Fenerbahçe herhalde asla dik duramadığımız konulardan birisi.

Sezon başı Topuk Yaylası'na bile giden ben, Kadıköy'de oynanan maçlara gitmiyorum. Ersun Yanal'ın kovulduğu gün kombine yeniledim, sevdiğim arkadaşlarım stada alınmıyorken, kombineleri iptal edilirken stada girdim. 

Boş tribünler, sevdiğimiz insanların uzaklaştırılması, bitirilen Yoğurtçu Parkı ortamı, passolig, Aziz Yıldırım gibi etkenlerden dolayı 10.maçta 6.kez stada gitmemeyi tercih ettim. Şunu da ayrıca belirteyim, maça gitmememin takımın oynadığı futbolla en ufak bir alakası yok. Biz Fenerbahçe'nin ne hallerinde bile o stada zevkle gitmiş kişileriz. Bunu da herkes biliyor. Tabii burada bunları ''Büyük Fenerbahçeliyim'' ayakları yapmıyorum, ne düşünüyorsam yazıyorum.

Fenerbahçe Mersin İdman Yurdu maçını da evde takip ettim. Takım sezon başından beri en iyi oyunlarından birini oynadı. Mehmet Topal'ın golüyle kazandık. Gol hazırlanış bakımından Fenerbahçe'nin attığı en güzel gollerden birisidir. Mehmet Topal gibi takımda en sevdiğim oyunculardan birisinin gol atması ve onun golüyle kazanmamız da ekstra güzel detay olarak karşımıza çıktı.


Maçtan kısa kısa bir şeylerden bahsedersek ; Alper bu takımın vazgeçilmezi olmalıdır. Topla ilerlemelerine hasta oluyoruz. Egemen Türkiye'nin en iyi stoperlerinden, Mehmet Topal Türkiye'nin en iyi ortasaha oyuncularından birisidir. Aksini iddia eden daha detaylı izlesin ya da kimlerin o futbolculardan daha iyi olduğunu söylesin. Sow son zamanların en iyi, en istekli topunu oynadı. Biraz daha şanslı ya da akıllı olsa geceyi 1'den fazla golle kapatırdı. Penaltıyı Diego'ya attırmayı doğru bulmadım. Maç sonrası da Lig Tv'den farklı görüntüleri izleyince daha net gördük Diego gidip Emre'den rica ediyor, Emre de kabul ediyor ve penaltıyı Diego'ya bırakıyor. Bu dakikadan sonra Sow'a tek kelime bile düşmez. Bunu da ekstra söyleyelim. Diego penaltıyı atsaydı da bunları yazacak mıydım emin değilim ama Fenerbahçe'nin 1-0 önde olduğu tüm maçlarda penaltılarını gerçek penaltıcıları atmalıdır. Skor 2-0 olsa moral kazanması için kesinlikle Diego atmalı derdim ama bu durumda diyemiyorum. Ayrıca Ankaraspor-Kezman-Alex olayını unutan yoktur sanırım. Yapılan bir anlık hata şampiyonluğun gitmesine sebep olmuştu.

Maç fazlasıyla lider olduk, haftaya yine evimizde İstanbul Başakşehirspor ile oynuyoruz. Gerçi Kadıköy Aziz Yıldırım, pahalı bilet fiyatları, tribünlerle yaşanan sorunlar, passolig gibi sebeplerden dolayı artık evimiz mi tartışılır.

14 Aralık 2014 Pazar

Yeşil-Siyah Tribünler


Beylerbeyispor-Sakaryaspor / 1-1 / Beylerbeyi 75.Yıl Stadyumu / 14.12.2014

Süper Lig'de hasret kaldığımız tribünleri bu sezon yeşil-siyah renklere sahip iki takım sayesinde Bölgesel Amatör Lig'de ve 3.Lig'de görebiliyoruz. Kocaelispor Bölgesel Amatör Ligi'nde, Sakaryaspor ise 3.Lig'de mücadelelerine devam ediyorlar.

İki komşu kent, iki yeşil siyah kent uzun yıllar sonra ilk kez bu kadar kenetlendi. Takımlara uzun zaman sonra ilk kez bu kadar sahip çıkılıyor. Onlar da bu desteğin hakkını fazlasıyla veriyorlar. Kocaelispor Bölgesel Amatör Ligi 11.Grupta sezonun ilk yarısını 24 puanla lider Çengelköyspor'un arkasında 2.sırada tamamladı. Sakaryaspor ise 3.Lig 3.Grupta Pazar günü son maçına çıkacak. Sakaryaspor son haftaya 30 puanla en yakın rakibinin 2 puan önünde zirvede girdi.

Bu iki iyi tribün bu hafta sonu Beylerbeyi 75 Yıl Stadyumu'ndaydı. Cumartesi 13:30'da Kocaelispor, Pazar günü 13:30'da Sakaryaspor sağlam bir tarafta topluluğu ile tribünlerde yerini aldı. Mücadeleler 1-1 sonuçlandı. Kocaelispor da Sakaryaspor da istediğini alarak evlerine döndü.


Tavsiye! İki Pazar günü fırsat yaratıp Kocaelispor ve Sakaryaspor'un bir iç saha maçını tribünde takip edin. Bu iki efsane kulübü, iki iyi tribünü yerinde görme şansı yakalasın. Yemek + Tribün + Futbol + İki Şehir. Güzel bir haftasonu planı olabilir.


Çengelköyspor-Kocaelispor / 1-1 / Beylerbeyi 75.Yıl Stadyumu / 13.12.2014

13 Aralık 2014 Cumartesi

Unutmamalı


'' Unutmamalı, Alex De Souza'yı, Kadıköy'de taraftarla hep beraber, jübile yapmalı. ''

KFY'dan net tezahurat. Dün Sivasspor maçının devre arasında stadın koridorlarında yapmışlar. Bu taraftarın Alex'i son kez görmesini, son kez o sahada izlemesini normal şartlarda kimsenin engelleyememesi lazım da işte Aziz Yıldırım engelleyebiliyor. Taraftarlar da keşke bir kez olsun birlik olsa ve bu konuda ciddi bir adım atsa. 

12 Aralık 2014 Cuma

Bjelica'nın Basketi


Panathinaikos maçı 3.çeyrek, Barcelona maçı Bjelica'nın basketi...

Sezon sonunda Final Four gelirse konuşacağımız anların 2.si dün gece gerçekleşti. Obradovic'in nefis seti, Barcelona savunmasının bir an yaptığı adam kaçırmalar ve Bjelica'nın maç kazandıran basketi.

Barcelona 89 Fenerbahçe Ülker 91. 11 Aralık 2014. Güzel akşam.

11 Aralık 2014 Perşembe

Okul Açık Sorunu


Okul Açık'ın tribün kapasitesi : 10.934. Sezon başından beri Okul Açık'a bilet satışı yok. Kombine sayısı fotoğraftan az çok belli oluyor. Zaten her maç o tribünde olduğumuzdan kaç kişi olduğunu biliyoruz. Her maç boş tribünlere oynanıyor. Fenerbahçe yönetimine soruyorum ;

1-) Sezon başından beri her maç kaybedilen yaklaşık 500 Bin TL zarar ne olacak?
2-) Kulübe maddi zarar verdiğini iddia ettikleri herkese savaş açan, mahkemeye kadar verme hareketi yapan Fenerbahçe yönetimi bu 500 Bin TL'yi kulübün kasasına koyuyor mu?
3-) Fenerbahçe yöneticisi İlhan Ekşioğlu ''Taraftarları tribünlere bekliyoruz. '' derken, Volkan ve Emre ''Taraftarlar bizim büyük gücümüz, tribüne bekliyoruz '' derken Okul Açık'a bilet satışının olmadığını bilmiyor mu?
4-) Tribünlerin boş olmasından dolayı Kadıköy'ün bilinen atmosferinin bir türlü oluşmamasından Fenerbahçe yöneticileri rahatsız değil mi?
5-) Fenerbahçe her şeyden büyük diyen Aziz Yıldırım kişisel hırsları yüzünden ne zamana kadar taraftarları tribünden uzak tutacak? 
6-) Okul Açık'a bilet satılmamasının nedenini hepimiz biliyoruz ama yönetim bunu ne zaman daha net şekilde açıklayacak?
7-) Galatasaray derbisinde de Okul Açık'a bilet satılmayacak mı?
8-) Ve son soru; Aziz Yıldırım'ın Fenerbahçe'yi halktan uzaklaştırmasına, tribünleri boşaltmasına ne hakkı var?



8 Aralık 2014 Pazartesi

Kocaelispor Tribünleri


Haftanın ilk iş günü, 13:30'da oynanan Bölgesel Amatör Lig mücadelesinde Kocaelispor tribünlerinin hali. Süper lig ortalamasının üstünde bir taraftar var. Kocaelispor için güzel günler yakın. Kent belki de uzun zaman sonra ilk kez bu kadar havaya girdi. Tekirdağspor'u uzatma dakikalarında atılan golle 1-0 yendi ve 2.sıraya yükseldi. Pazar günü Çengelköyspor karşısında galibiyet gelirse sezonun ilk devresini lider kapatacak. Şimdiden otobüsler tutuldu, Kocaeli İstanbul'a akıyor...



7 Aralık 2014 Pazar

Alex'den Veda


Kadıköy’e çok eskiden beri  giden biri değilim, bana göre çok geç tanıştım. Tabii bu tanışıklığın bu kadar geç olmasının nedeni Kocaeli’de yaşıyor olmam. Öyle küçük yaşta evden kaçarak falan stada gitme durumum olmadı. İlk maçımı hatırlıyorum. Spontane gelişen bir plandı. Evde Fenerbahçe maçını bekliyor, maç saati gelse de kahve’ye gidip maçı izlesem diyordum. Tabii maçı izleyememe durumu da olabilir. Yaşım tutmadığından kahveci bazen polis korkusuna kahveye almıyordu. Öyle durumlarda ya kenarda camdan izliyor ya da üzgün şekilde eve geliyordum. Ben bu düşüncelerdeyken o arada eve babam geldi. Nasıl o soruyu sorma durumum oldu bilmiyorum ama birden ‘’Kadıköy’e maça mı gitsek? ‘’ dedim. O güne kadar hiç gitmedik, babam da gitmedi. Tamam dedi. O an yaşadığım heyecanı, mutluluğu anlatacak kelime yok. Hayatım boyunca sadece İzmit İsmetpaşa Stadyumu’nda birkaç izlediğim Fenerbahçe’ye sonunda kavuşacaktım. Derhal hazırlandık ve Kocaeli’den arabayla çıktık yola. İstikamet Kadıköy.

2004’ün Kasım ayıydı. 27 Kasım 2004. Günlerden Cumartesi. Hava inanılmaz soğuk. Rakip ligin 14.haftasında Diyarbakırspor. Stadın oraya vardığımızda heyecanım daha da tavan yaptı. Arabayı bırakarak evlendirme dairesinin oradan geçip direkt tribüne geçecektik. Tabii o zaman nereden bilet alınır bilmiyoruz. Tren istasyonunun orada ilk ‘’maça bilet’’ diyen karaborsacı’dan bileti almıştık. Artık Şükrü Saracoğlu Stadyumu’na girip maç izleyebilmem için hiçbir engel yoktu.

Migros tribünü merdivenlerinden koşar adım çıkıp tribüne girdik. O ara Beşiktaş maçında yaşanan olaylardan dolayı sıkı güvenlik önlemleri vardı. Ayakkabılarımıza kadar aramışlardı. Ve stattayız.

Stada girer girmez büyük şaşkınlık yaşıyorum, aptal aptal tribünlere, zemine, etrafa bakıyorum. Biraz sonra Fenerbahçe sahaya çıkacak ve o an hayran olduğum takımı, futbolcuları özellikle bize gelişi ile bile beni heyecanlandıran Alex’i canlı gözlerle izleyeceğim. Yaşadığım heyecan yerini aşırı mutluluğa bırakıyordu.  O zamanlar taraftarlar ile yönetim arası da iyi. Skorbord’da yeni yapılan tezahuratın sözleri yazıyor, taraftar oradan sözleri ezberliyor. Ve artık maç zamanı.

Omuz omuza ile maça başlıyorduk. Fenerbahçe’yi ilk kez canlı izliyordum. Ve ilk gittiğim maç gol erken dakika geliyordu. 7.dk ortasahadan aldığı topla ilerleyen, iki kişiyi geçen Aurelio golü atıyor ve Fenerbahçe’yi 1-0 öne geçiriyordu.  Ve dakikalar 42.yi gösterirken tam bizim önümüzde ceza sahasının 3 metre dışında kazanılan frikikte topu başına Alex geçiyordu. Ben tam kalenin arkasındayım. Alex topu başına geçiyor ve topu kaleci Murat Yiğiter’in de büyük hatasıyla ağlarla buluşturuyordu. İlk gittiğim maçta Alex beni golle selamlıyordu. Mücadelenin ilk yarısı 2-0 sona erdikten sonra 2.yarı 88.dk sağ kanattan ilerleyen Serkan Balcı’nın penaltı noktasına kestiği topta güzel bir kontrol ve vuruşla topu ağlara gönderen yine Alex oluyordu. Bu golle beraber maç 3-0 bitiyor, Alex gittiğim ilk maçta 2 gol atıyordu.

Hayatımın ilk Kadıköy maçında 2 golle ve müthiş futbolla tanıştığım Alex’in sonrasında çıktığı 300’den fazla maçı gerek stadyumda gerekse de tv başında seyrettim.  

Ve son Kadıköy maçı, bu kez kombineli olarak stattayım. Tabii Alex’in son maçı olduğunu bilmiyoruz. Bilsem herhalde her şeyi göze alarak sahaya girerdim. Fenerbahçe Avrupa Ligi maçında Marsilya ile karşılaşıyor. Biz tribünlerde tezahuratlarımızla takıma destek oluyoruz. Alex’i son kez tribüne çağırıyoruz. Mücadele Fenerbahçe’nin iyi futboluyla başlıyor ve devam ediyor. 28.dk Caner Erkin topu ağlara yolluyor ve Fenerbahçe 1-0 öne geçiyor. Tribünde kendimizden geçiyoruz. Ve beni gollerinde en mutlu eden Fenerbahçeli, Alex sahneye çıkıyordu. Mücadele’nin 57.dakikası yine benim önümdeki kalede topu ağlara gönderiyor skoru 2-0’a taşıyordu.  Alex’in son golüne şahitlik ediyorduk. DJ’in De Souza anonsuna son kez Alex diye bağırıyorduk. Alex’i çılgınlar gibi alkışlıyorduk. Bu golden 10 dakika sonra bir daha o çimlere çıkma şansı olmayacak Alex oyundan çıkıyordu. Tribünlerde olan binlerce insan Alex’i son kez alkışlıyor, son kez adını haykırıyordu.

Bu maçtan sonra yaşananlar malum. Bundan tekrar bahsetmeye gerek yok.

Alex de Souza bugün itibari ile futbola veda ediyor.

Fenerbahçe tarihinin gelmiş geçmiş en büyük 5 futbolcusundan birisi olduğunu kimsenin inkar edemeyeceği Alex’in bugün itibari ile futbolu bırakacak olması canımızı acıtmıyor desek yalan atmış oluruz. Alex’in futbolu bırakması net olarak canımızı acıtıyor. 2004’ün Kasım ayında Diyarbakırspor maçıyla canlı izlemeye başladığım Alex’i, 2012’nin Eylül ayında önce statta ve daha sonra 12 Ekim’de hava alanından gözlerim yaşlı şekilde uğurladım. İlk izlediğim maçında attığı 2 gol ve son izlediğim maçında attığı tek gol ile beraber hayatımdan büyük bir futbolcu böyle gitti.

2004’ün Ağustos ayında Samsunspor maçıyla başlayan Fenerbahçe kariyeri.  Neredeyse hepsini izlediğim 378 maç, hepsini hatırladığım 185 gol, 162 asist. Alınan kupalar, alınan zaferler.

Alex, büyük kaptan, efsane, 21:00’da futbola veda ediyor. 2004 ile 2012 yılları arasında hayatımıza damga vuran, hayatımızı domine eden Alex. Bizlere yaşattığın yüzlerce güzel an için sana ne kadar teşekkür etsek az. Umarım yollarımız çok kısa bir zaman içinde tekrardan kesişecek ve sen tekrardan çubuklu forma için hizmet etmeye devam edeceksin.

Seni unutanın kalbi kurusun.

Obrigado Capitao.

6 Aralık 2014 Cumartesi

Son İdman


Kaptan ağlatmaya kararlı. Hayatımda çubuklu forma ile izlediğim en büyük futbolcu, hayatımda çubuklu forma ile beni en çok sevindiren futbolcu. Gönül isterdi ki bu fotoğraf Samandıra'da çekilsin ama olmadı. Hayatımızın en büyük futbolcusu futbola yarın - 07 Aralık 2014 Pazar - akşam 21:00'de veda ediyor, veda maçını Lig Tv canlı yayınlıyor.

Alex de Souza


Kaptan'ın Instagram'dan yaptığı açıklama.

''Rakip Taraftarı Sessizliğe boğup, yine de saygı duyulan bir şekilde sahadan yürüyüp çıkabilmek büyük bir keyifti. Her zaman saygının peşinden koştum ve saygıdeğer bir şekilde bitiriyorum. ''

5 Aralık 2014 Cuma

3.Çeyrek


Tarih 4 Aralık 2014, Perşembe. Yer Ataşehir, Ülker Sports Arena.

Fenerbahçe ile Panathinaikos karşı karşıya geliyor.


Mücadelenin ilk yarısı 36-32 Fenerbahçe'nin üstünlüğü ile bitiyor.

Ve tarihi bir 3.çeyrek. Hayatımda izlediğim en iyi 3.çeyreklerden. Sezon sonunda Final Four'a kalırsak konuşulacak bir 3.çeyrek. Final Four yolunda ilk kez bu kadar umutlu olduğum çeyrek. Fenerbahçe Panathinaikos karşısında Semih Erden, Hickman ve Andrew Goudelock önderliğinde öyle bir basketbol oynadı ki, tribündekiler de, ekran karşısındakiler de hayran kaldı. Hem savunmada, hem hücumda olağanüstü işler yapan Fenerbahçe Ülker bu çeyreği 31-16 önde tamamladı ve maçı orada bitirdi.


12.473 şanslı seyirci.

Mayıs ayında Final Four öncesi bu maçı tekrar hatırlarız.

4 Aralık 2014 Perşembe

Chelsea 3 Tottenham 0


Dolu tribünler, taş gibi Chelsea, gole kadar gayet iyi oynayan Tottenham, şahane bir spiker ve atılan 3 gol, Drogba.

Chelsea-Tottenham maçı dilenmek için iyi maçlardan birisi.

Tamamen dolu tribünler, şahane bir zemin. Türkiye'de uzun zaman göremeyeceğimiz şeyler. Hafta içi Londra'da derbi maçı izlemek çok güzel olsa gerek.

İki tane gayet net pankart ; Drogba Legend ve JT, Leader, Captain, Legend.

36 yaşında sahanın en iyi oyuncularından biri olan Drogba. 1 asist 1 gol ile tamamladı maçı. Futbola olan bakış açısı bile saygıyı hakeden bir davranış. Ayrıca iyi ki Galatasaray'dan gittin be Drogba. Rahat rahat dilenebiliyorum.


Hazard. Çok başka. Fenerbahçe'ye gelme ihtimali vardı bir aralar be? Ya da yoktu, biz kendimizi kandırıyoruz.

Chelsea presi. İnanılmaz.


Gökhan Abdik Türkiye'nin en iyi spikeridir. Coşku, heyecan. Masa Tenisi maçı anlatsın izlerim.

Sadece futbola konsantre olan, sadece futbolu düşünen Chelsea taraftarlarını kıskanıyorum. Bizim gibi yok tribün, yok passolig, yok başkan uğraşmıyorlar.

Premier Lig dünyanın en iyi ligidir. Konu tartışmaya kapalı.

3 Aralık 2014 Çarşamba

Ekip


Uğur Yücel, Cem Yılmaz, Olgun Şimşek, Kenan İmirzalıoğlu ve Şener Şen. Benim için daha iyi beşli fotoğrafı pek yok. Değer verdiğim, yıllardır izlediğim tüm oyuncular aynı karede. Efsane cidden.

1 Aralık 2014 Pazartesi

Bilet Fiyatı Skandalı


Fenerbahçe'nin özellikle gruplarda oynayıp da 20 bin kişinin üstünde seyirci topladığı maç hatırlamıyorum. Üstelik bu sezon normal lig maçları bile passolig nedeniyle boş tribünlere oynanıyor. Kupa maçları her sezon olduğu gibi bu sezon da bomboş olacak. Hafta içi saçma bir formatta oynanan gereksiz grup maçlarına taraftarlar doğal olarak gelmiyor. Taraftarları stada çeken hiçbir şey yok.

Fenerbahçe yarın akşam Kayserispor maçı ile birlikte Türkiye Kupası'nda bu sezonun başlangıcını yapıyor. Rakip alt lig takımlarından Kayserispor.
Gelelim bu konunun yazılma sebebine. Mücadele Fenerbahçe'nin son lig maçından 2 gün sonra oynanıyor. Mücadele hafta içi 20:30'da başlıyor. Maçın bitiş saati 22:15. En erken evde olma süresi stadın yanında evin olsa 22:30. Takım beklenen futbolu oynayamıyor. Tribünlerde sezon başından beri kaoslar yaşanıyor. Ancak tüm bunlara rağmen maçın en ucuz bileti 50 TL. Passolig yokmuş ancak passolig'in sitesinden bilet alınıyormuş. Nereye yüklenecek bilmiyorum. Tek girişlik bilet satılıyor sanırım. Çözemedim. 

50 TL! Fenerbahçe'nin sonucu çok da önemli olmayan - kupa formatından dolayı 5 tane daha maç var ve 4 tanesi çok güçsüz takımlarla - hafta içi kupa maçının bilet fiyatı.

Taraftarları tribünden uzaklaştırmak için alınmış bir karar olduğunu düşünüyorum. Yönetim ''Aman taraftar gelmesin. Passolig geçmiyor, şimdi gelirler de istifa falan derler, kaosa gerek yok'' düşüncesi içinde olduğunu düşünüyorum.

Yarın 50 ile 255 TL arasında değişen fiyatlarla satılan biletlerden sonra tribünlerde kaç kişi olacağını herkes tahmin ediyor. Yıllardır boş olduğu gözüktüğü halde ısrarla pahalı bilet fiyatları devam ettiği gibi, kimsenin ''Ya beyler bu kupa maçlarını 5 tl yapalım da Fenerbahçe'yi görmeyen öğrenciler, maddi durumu yerinde olmayanlar bile Fenerbahçe'yi izlesin'' denmediği gibi bir kez daha aynı harekete devam ediliyor.
Sonuç olarak Türkiye gibi bir yerde, hafta içi kupa maçının en ucuz bilet fiyatının 50 TL olmasının mantıklı tek bir açıklaması olamaz. Fenerbahçe halkın takımıdır sözünün de bir kez daha ne kadar yalan bir söz olduğunu, boş tribünlerin geleceğini bile bile pahalı bilet fiyatları belirleyen yönetimin açıkca taraftarları stadyumda istemediğini, Fenerbahçe'yi halktan iyice uzaklaştırdığını net şekilde görüyoruz.

Umarım bir an önce bu fiyatı belirleyen Aziz Yıldırım ve yönetimi gider ve yerine gelecekler inşallah daha mantıklı kararlarla Fenerbahçe'yi yönetmeye başlar.

Not : Hafta içi Real Madrid'in kupa maçı en ucuz bileti 27, Barcelona'nın kupa maçı en ucuz bileti 30 TL. Bunu da söyleyelim.

Şampiyonluk Golü


''Son dakika golleri takımları şampiyon yapar.'' diye bir klişe vardır. Bakalım bir klişe daha doğru çıkacak mı, yoksa bir klişe daha yıkılacak mı sezon sonunda göreceğiz. Biz buraya notumuzu alalım. 

Valencia 0 Barcelona 1
93:05' Sergio Busquets